Mübarek Ramazan ayının en önemli özelliklerinden birisi olan “Pide sever misiniz?” diye soracağımda sorunun aslı “Pide sevmez misiniz?” olmalıydı.

Oruçlu iken insanın burnuna gelen o mis gibi kokusu, sofradaki lezzeti tarifi imkansız duygulara sevk eder insanı değil mi? Hele iftar sofrasında orucunu açtıktan sonra ilk ağzınıza aldığınız lokmanın lezzeti hiçbir şeyde olmaz. Ne yazık ki bu yıl pideyi fazla sevemeyeceksiniz. Malum ekonomik sıkıntılar, dar ve sabit gelirli kesimler için kuruşun değerinin daha fazla hissedildiği günlerde 5.5 TL’ye halk ekmek, 8 TL’ye normal ekmek almak varken 270 gram pideye 15 TL vermek ağzınızın tadını emin olun kaçırır. Belki arada bir Halk Pide’yi deneyebilirsiniz. Çünkü onun fiyatı biraz daha uygun. Burada fırıncılar yanlış anlamasın ama ortada ekonomik olarak sıkışmış dar ve sabit gelirli bir kesim var. Bu kesimin cebi delik, cepkeni delik.

Eskiden Pide’nin yanına katık aranırdı, şimdi pide Ramazan sofralarına katık olacak gibi görünüyor. Geçtiğimiz yıl 10 TL’ye satılan pidenin bu yıl 15 TL’ye yükselmiş olması gerçek anlamda mübarek ramazan ayında dar ve sabit gelirli kesimleri sarsacak. Maaşlarına yüzde 49.25 zammı zar zor alan ve daha iki aylık süreçte “refah payı” adı altında aldıkları bir miktar artışı enflasyona feda eden emekliler içinde zor bir dönem başlıyor. Yani cebe girmeden eriyen zamlar yüzünden mübarek Ramazan ayında da özellikle emeklileri gerçekten zor günler bekliyor. Ramazan ayı elbette bereketi ile gelir. Ramazan ayının bereketi belki bir yıl yeterde artar insanlar için ama ele avuca baktıktan sonra gelenin de, gidenin de bir kıymeti har biyesi yok.

Daha Ramazan sofrası kurmadan karşımıza çıkan tablo gerçekten insanı derinden sarsıyor. Ramazan deyince sadece pide akla gelmiyor. Kahvaltılıklar, iftariyelikler… Örneğin kahvaltı sofrasına konulacak zeytin, peynir, yumurta, reçel ne alemde? Ya da hurması, çorbası, ana yemeği, tatlısı ne olacak? Pideyi bunların yanına mı katık yapacağız, yukarıda saydıklarımızı mı pidenin yanına katık yapacağız bilemedim…

Çıkın çarşı pazara kıymadan, etten haber verin diyeceğiz de insanlar artık nerede ise kıymayı, kırmızı eti unuttular. Görüyorum artık et reyonlarında tavuk kıymaları satılmaya başlanmış. Böyle olunca da insan ister istemez “Ne olacak halimiz?” halimiz diye sormadan edemiyorlar.

Pide fiyatını birkaç eşe dosta sordum,”Ne diyorsunuz?” Gerçekten eş dostun söyledikleri ile kafamdaki söylemler bire bir örtüşmese de gerçekten insanların artık hallerini anlatmaktan yorulduklarına tanık oldum. Hemen herkesin söylediği “sözün bittiği yer”in ardından gözlerinin dolduğunu görmek insanı hüzünlendiriyor. Bazen eldeki imkan ile yaşam şartları örtüşmeyince, insanların mücadele etme azimlerinin kırıldığını fark edince, psikolojik olarak yaşadıkları teslimiyete tanıklık edince üzülüyorsunuz gerçekten.

Bir pide dedik, nerelere geldik. Gerçekten önümüzdeki Ramazan ayı dar ve sabit gelirli kesimler için çok zor geçecek. Bereket ayı Ramazan ayında bu kadar kafamız karışmışken ötesini düşünemiyorum bile… Ramazan öncesi şaşan arz talep dengesi dolayısıyla fiyatların zaten bir miktar oynaklığına tanıklık ederiz yıllardır ve o fiyatlar Ramazan sonrası bir daha geri gelmez onun için diyorum ki artık bundan böyle arzımızı da talebimizi kendimiz belirlemek zorundayız. Ve fırsatçılara da Allah akıl fikir versin, gariplerinde yardımcısı olsun.