“İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Ramazan Bayramı süresince meydana gelen kazalarda can kaybının 27'ye yükseldiğini açıkladı.” Yani işin özeti bu yazının kaleme alındığı saatlerde böyleydi.
Her bayram televizyon ekranlarından izleyip içimizin cız ettiği haberlerin ne olduğunu biliyorsunuz. Dikkatsizlik, tedbirsizlik, aşırı hız tutkusu gerçekten yüreğimizin yakan haberlerin temel gerekçesi.
Ne yazık ki bu mübarek bayram günlerinde de yuvalara düşen ölüm ateşi hepimizi derinden sarsıyor. Yapılacak tek şey kurallara uymak, alınan tedbirlere karşı duyarlı olmaktan geçiyor. Kuralsızlığın kural haline geldiği bir ortamda, “bir şey olmaz” gafletinin sonuçlarını yaşıyoruz her bayram…
Altımızdaki demir yığınlarının bizim altımızda ve emrimizde olduğu sürece güvenli olabileceğini hep unutuyoruz. Batılı ülkelerde kurallara uyulduğu için bizim ülkemizde bir bayram da kaybettiğimiz canlarımızın sayısını bir yılda kaybetmiyorlar. Oralarda kurallar kuralsızlığa karşı en büyük güç olarak hayatın bir parçası olarak dikkat çekiyor. İnsanların kurallara uymayanlara kuralları hatırlattığı toplumlarda bu kadar kaza olmadığını da biliyoruz.
Zaten bin türlü sıkıntı ile mücadele ettiğimiz şu bayram günlerinde bir de üst üste gelen ölümlü kaza haberleri ile yüreğimiz dağlanıyor. Deniliyor ki; “ateş düştüğü yakıyor!” halbuki öyle değil. Biraz empati yaptığımızda ateş hepimizin yüreğini yakıyor. Hepimiz toplumsal bir travma yaşamanın ötesinde bir bedel ödüyoruz.
Çok basit emniyet kemeri kuralı bile nice canların kurtarılmasına destek oluyor. Kırmızı ışık ihlalleri, aşırı hız ve uyarı levhalarını dikkate almadan yapılan yolculukların her zaman değil ama yaşandığında büyük bedellerin ödendiği kazalara sebep olduğunu artık görmemiz gerekiyor.
Kuralları vicdanlara nakşettiğimiz de bu kadar önleme de bu kadar güvenlik görevlisinin yollara dizilerek tedbir almasına bile gerek olmayacak. Bu aynı zamanda ülkemize ve halkımıza ekstra ekonomik yüklere de sebep olmayacaktır.
Galiba kuralsızlığın önüne yine daha sert kurallar koyarak geçebileceğimiz günler gelmez…
