“Halk Lokantası” açılmasına karar verildiği günden bu yana bir takım çevreler tarafından tartışma konusu yapılıyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce’yi bu hamlesinden sonra destekleyen de var, eleştiren de var. Destekleyenlerin çoğunluğu, “Yaşanan ekonomik sıkıntılar sebebiyle vatandaşın alım gücünün düşmesiyle ilgili” değerlendirmelerde bulunuyor. Karşı çıkanlar da, “Zaten esnaf zor durumda. Belediyeler ticaret yapamaz!” gibi çıkışlarda bulunuyorlar.

Doğrusunu isterseniz tam da Nasrettin Hoca’nın “Sende haklısın, sende haklısın” fıkrasındaki gibi bir şey. Ancak bir önceki yazımda “Sıradan bir esnaf lokantasında 2 mercimek, iki az pilav 2 su, bir ortaya kızarmış hamsı için ödediğimiz parayı buradan ifade etmemeyim!” diye yazmıştım.

Gerçek ihtiyaç sahipleri için böyle bir sıkıntılı bir süreçten geçiyoruz. Halk Lokantası özellikle öğrenciler için ve dolayısıyla çocuğunu okula gönderen veliler için azda olsa rahatlık sağlayabilir. Zira Halk Lokantası’nın 4 kap yemeğinden istifade etmesi muhtemelen okullar çevresinden pek çok öğrencinin buraya gelebileceğini söylemeliyim. Daha önce günlük çocuğunun cebine yol parası dahil 120 TL’den aşağı koymaması gereken bir veli için 80 TL civarında bir para koyması yeterli olabilir. Veliler ve öğrenciler için 30-40 TL’lik günlük bir tasarruf imkanı sağlanmış olur.

Bu arada kendisi de esnaf olan bir kardeşimizle çarşıya geldik. Kendisi de küçük esnaf. Söyledikleri bana bir hayli mantıklı geldi. “Halk Lokantası’nın öyle esnafa çok büyük zararı olacağını düşünmüyorum. Zire hiçbir esnaf çalışanı o uzun kuyruklara girip zaman kaybı yaşamak istemez. O uzun kuyrukların sebebi emekliler ve genelde dar gelirliler ile öğrencilerdir. Şimdi emekliler orada kuyruğa giriyor dolayısıyla çarşıda çalışanlar için o kadar uzun zaman dilimi yok. İkincisi öğrenciler konusunda ek bir gişe açılabilir. Zira öğrencilerinde vakitleri kısıtlı. Bu konuda belediye yetkililerinin konuyu değerlendirebileceklerini düşünüyorum!” diye görüşlerini ifade etti. Ayrıca ilginç bir değerlendirme daha yaptı; “Belediye’nin aşevi var. Oradan da ihtiyaç sahiplerine ücretsiz yemek veriliyor. O ücretsiz yemekler esnaf lokantalarının işini olumsuz etkiliyor mu?”

Doğrudur esnaf lokantaları öyle ya da böyle açılan Halk Lokantası’ndan etkilenebilirler. Bu konuda ben de herkes gibi düşünüyorum. Ancak taşlar kısa zamanda yerine oturur ve esnafında, Halk Lokantası’nın da gelip gidenleri yerine oturur. Esnaf için eyvallah ama halk lokantası ‘da bu şartlarda bir ihtiyaç. Bu gerçeği de gözden kaçırmamak gerek. Esnafın mağduriyetinin önüne geçilmeli. Bunu değerlendirmesi gerekenler ve sorumlularda belli. Esnaf sadece bugün zor günler geçirmiyor, esnafın işi birkaç yıldır her geçen gün geriye gidiyor. O konuda önlem almayı düşünmeyenler, bugün Halk Lokantası üzerinden yerel yönetimleri eleştirmeye hak sahibi olmamalılar. Belediyeyi başka hizmetleri konusunda eleştirin ama bu konuda yapacağınız eleştiriler asla hakkaniyet ölçülerine uymaz. Varsa başka bir öneriniz söyleyin, tartışın, tartıştırın ve ortak aklın sonucu olarak kamuoyu ile paylaşın. Bu konuyla ilgili yapacağınız eleştiriler size bir şey kazandırmadığı gibi bilakis kaybettirir.

Şimdi bazı çevrelerin belediye ile esnafı karşı karşıya getirme çabalarının boş işler olduğunu düşünüyorum. Belediyenin 65 TL’ye verdiği yemek için bir ticaret mantığı ile yaklaştığını düşünmüyorum. Rekabet konusunda bir denge oluşturabileceğini de düşünüyorum. Şimdi Halk Ekmek büfelerinden ekmek satılıyor, ama fırıncılarında ekmekleri elde kalmıyor. Olaya biraz da böyle bakmakta yarar var. Ancak öğrenciler konusundaki talebi belediye yetkililerinin değerlendirmesi gerektiğini düşünüyorum. 1 saatlik öğle arasında çocukların yemek yiyip okullarına yetişmelerine imkan sağlamak için ek önlemler alınabilir.