Ekonomik koşullar malum gün geçtikçe ağırlaşıyor. Çalışan kesimlerin bile sesinin yükselmeye başladığı dönemde emeklinin sesini zaten duyan yok. Yüzde 15.75’lik enflasyon farkının üzerine gram iyileştirme verilmeyen ve asgari ücretin altındaki rakamlar ile geçim savaşı veren emeklinin zaten konuşacak mecali de yok…

Öylesine bir ortama sahibiz ki gerçekten Ramazan-ı Şerif ayında yaşadığımızın bile farkına varamıyoruz. Öyle görkemli iftar sofraları da yok artık… Halk Ekmek ve fırınların önündeki askıdaki ekmek uygulamalarına ilgi her zamankinden daha fazla bu manzaraları görünce insanın yüreği burkuluyor. Her neyse konumuz biraz farklı… Emekli ikramiyesi ile ilgili bugüne kadar pek çok senaryo yazıldı. Bir maaş tutarında ikramiye verileceği de, asgari ücret tutarı kadar ikramiye verilmeli diyenlerin yanı sıra 5 Bin TL umudunu pompalayanlarda oldu. Sonuçta son dakikada meclis gündemine gelen emekli ikramiyesi teklifi ise 4 Bin TL olarak açıklandı. Yapılan açıklamaya göre yüzde 33. 33 lük bir zamdan söz ediliyor.

Bugüne kadar özellikle de medyada züğürt tesellisinde bulunanların aslında emekli ile alay ettiklerinin çoktan farkındayız da neyse.. Zaten Emekliye bayramda bir maaş ikramiye verilse ne olurdu biliyor musunuz? Onu da Mustafa Elitaş bir sorsaydık… Ne diyordu Sayın Elitaş, “Diyelim ki 22 bin 100 lira veya 30 bin lira maaş alan bir kişiye 10 bin lira ilave zam yaptığınızda; bunun 3 bin lirasını harcayayım, 7 bin lirasıyla tasarruf edeyim demez. 10 bin lira veya daha fazla olsa onların tamamını, 15 bin lira da yapılsa eskiden kalmış eksik gördüğü ihtiyaçlarını bir an önce gidermenin yoluna gideceğinden dolayı mal-fiyat dengesini alt üst ederek ve enflasyona baskı unsuru ve refah seviyesini ilk anda bir mutluluk yaşarız ama ondan sonraki gelecek süreçlerde mutsuzluk yaşanır.”

Yani zaten emekli bu parayı ihtiyaçları için harcayacağından enflasyon patlar giderdi değil mi? Emin olun ben yapılan zamdan değil de zamdan önce iktidar goy goyculuğu yapan medya kanallarına takılı kalıyorum. “Emekliye müjde!” diye başlayan hayali haberler ile insanları avutmaya çalışıyorlar ya ona sinir oluyorum.

+++

Eskişehirspor insanı kanser eder kanser…

Eskişehirspor 2 Eylül SK’nin bir hafta önce kendisine yaptığı büyük ikramın keyfini ikinci haftaya taşıyamadı. Koskoca bir camianın arkasında olduğu takım Anamur karşısında rakip ağları bir kez bile sarsamadığı için sadece bir haftalık liderlik keyfinden vazgeçti.

Rakibimiz öyle bir şehir takımı değil, köklü bir futbol kültürüne de sahip değil. Tam anlamıyla bir proje takımı. Eskişehirspor öylemi… Sahaya boş formaları kosan bundan daha sonuçlar alır. Bir futbol kentinin, bir büyük futbol camiasının beklentileri için o formaları giyen genç kardeşlerimizin daha çok koşması, daha çok mücadele etmesi gerekiyordu. Ama ne yazık ki arkasında 15 Bin taraftara rağmen sahada istediğini almayan bu kardeşlerimizin artık bir puan kaybetme lüksleri bile yok. Çünkü futbol başka bir şey. Hiç hata götürmez…

Futbolcu kardeşlerimize diyorum ki; her şeye rağmen o tribünleri dolduran 15 bin kişinin hakkını ödemek o kadar da kolay değil. Artık kendinize gelin ve bu taraftarla helalleşin…