Dün ağır konuklarımız vardı. Türkiye Emekliler Derneği Eskişehir Şube Başkanı Muhsin Dilbaz ve Yönetim Kurulu Üyesi Erol Dinçer ziyaretimize geldi. Kendileri ile biraz hüzünlü, biraz keyifli, biraz da eleştiriler bir sohbet gerçekleştirdik. Kapıdan girer girmez, kısa bir “hoş geldin” muhabbetinin ardında TÜED Genel Başkanı Kazım Ergün’ün külliyede yaptığı konuşma üzerinden eleştirdim kendilerini. Onlarda “Karakolda doğru söyler, mahkemede şaşar” yazısını keyifle okuduklarını söylediler. “Türkiye’nin Emektarları Programı”nda konuşan TÜED Genel Başkanı Kazım Ergün ne demişti? Ben şahsen hatırlamak bile istemiyorum. Ama “emeklilere verilen desteklere teşekkür” edilmişti ya!.. Gerçekten teşekküre takılmadım ama emeklilerin hali ortada iken, “Sürekli destekten” söz edilince nerede ise tüm emekliler gibi benimde cinlerim tepeme çıkmıştı. He neyse bu konu üzerine de uzun uzun konuştuk. Muhsin başkan farklı konulardan söz etti.

Kendisine yüzde 15.74’lük maaş artışını sordum. Bakın Muhsin Dilbaz bu konuda ne dedi? “Ne zammı? Zam falan yapmadılar. 5510 sayılı yasadaki düzenlemeden kaynaklanan TÜİK verilerine göre belirlenen enflasyon farkını verdiler. Ortada zam diye bir şey söz konusu değil. Üzerimizden bilindir gibi geçtiler.”

Şu en çok tartışılan 2024’ün sonuna kadar emeklilik dilekçesi vermeyenlerin 2025 tarihinden itibaren emekli olmaları durumunda yüzde 30 daha az emekli maaşı bağlanması konusunu da sordum. Acı gerçeği Muhsin Dilbaz şöyle açıkladı, “Maaş bağlama oranı Aralık 2024’te yüzde 35 iken bugün itibariyle yüzde 27 olarak gerçekleşmektedir. Sigortalılık güvence olmaktan çıkmıştır.”

Dilbaz gençlerin gelecekte emekli olmalarının mümkün olmayacağını bildiklerini söyledi. Emeklilere öncelikle 506 sayılı yasa gereği haklar sağlandığını, geçmişte emeklilerin çalışma sürelerine göre yüzde 80’ler civarında bir maaş bağlama oranları olduğunu söyledi.  Dilbaz 4447 sayılı yasa ile kademeli emeklilik getirildiğini de belirten Dilbaz, daha yapılan düzenlemeler ile emekli aylığı hesaplama ve bağlama oranlarının da her geçen yıl düşürüldüğünü anlattı. Yeter mi? Çok dertliydi Başkan Dilbaz. 2002 yılından başlayarak anlattı. Asıl düzenlemenin 1999 yılında Sosyal Güvenlik Yasası’ndaki kademeli emeklilik düzenlemesiyle başladığını yıllar içerisinde en düşük emekli maaşının asgari ücretin 1.5 katı olduğunu, şimdi ise en düşük emekli maaşının asgari ücretin yarısına gerilediğini bununda her geçen gün emeklileri zor duruma düşürdüğünü söyledi. 

Ve en önemli sözleri, “Bugün en düşük emekli maaşı ne yazık ki nerede ise açıklanan asgari ücretin yarısına denk gelmektedir. Prim sabit ama maaşlar ne yazık ki artık çok düşük bir halde kalmıştır. Enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz diye konuşuyorlar. Ama gerçek bugün emekli askıda ekmek, pazarda çıkma ürüne muhtaç hale gelmiştir. Emekli aldığı maaşla doğalgazını, elektriğini ödeyemez hale düşmüştür. Toplumun en ağır yükünü emekliler ve çalışanlar çekmektedir.”

Yani silindir konusu öylesine söylenmiş şeyler değil. Başkan Muhsin Dilbaz’ı hem mücadele konusunda kararlı gördüm, hem de yaşananlardan dolayı bir hayli yorgun ve bir o kadar da mücadele etmeye kararlı bir tavırda gördüm. Bu saatten sonra ne olur, ne biter bilmem. Bildiğim tek şey emeklinin üzerinden geçen silindir. En Düşük emekli maaşının 14 Bin 469 lira olmasıdır. Bu iş nasıl toparlanır derseniz sihirli formül olmasa bile bu konuda ciddi ve tarafların da dahil olduğu bir masa kurularak bir orta yol bulunmasından başka bir çare görünmüyor. Zira iddia ediyorum, emekli maaşları çalışma bakanının da, hükümet çevrelerindeki insaf sahibi kişilerinde içine sinmiş değil, tıpkı asgari ücret konusu gibi…