Muhsin Dilbaz benim de üyesi olduğum Türkiye Emekliler Derneği Eskişehir Şube Başkanı. Kendisini yakın zamanda tanıma fırsatı buldum. Derneğin efsane başkanlarından Arif Duru’nun başkan olduğu dönemde dernek yönetiminde bulunuyordu. Arif Ağabey nam-ı diğer “intibak Arif” başkanlığı bırakmaya  karar verdiğinde  başkanlığa aday oldu ve dernek şubesinin yeni başkanı seçildi. Sayın Dilbaz bilgili, kültürlü ve emeklinin hakkını savunabilecek güçlü liderlik yapabilecek bir konumda.. 30 bine yakın üyesi bulunan güçlü bir sivil toplum örgütünün de başkanı.  Son dönemde emeklilerin yaşadığı sorunları içeren bir basın açıklaması yapmış. Sayın Başkan açıklamasında “Hükümet emeklilere kulaklarını tıkadı’’ ifadelerini kullanmış. Ve yine 2024 de ilan edilen “emekliler yılının da hüzünle bittiğini” söylemiş. Dilbaz, “Emekliler yılı bitti sürünme yılı başladı. ’Zamlar yağmur gibi. Emeklinin cebine girmeden üç gün içinde parası tükendi. İsyan etmenin, bağırmanın, eylem yapmanın faydası yok’’ ifadelerini kullandı.

Hükümetin emekliye kulaklarını tıkadığını belirten Dilbaz, ‘’Hükümet bizi nasıl sınıyorsa bizde onların anlayacağı cevabı vereceğimizi bilmesi gerekir. Enflasyona ezdirmeyeceğim diyor gerçek enflasyonun yarısını bile vermiyor. TÜİK artık bizleri inandıramaz. TÜİK yalanlarıyla maaş almak istemiyoruz. Bir ay önce asgari ücret belirlendi herkes biliyor ki bu maaş geçinmek için yeterli ücret değil. Bizi bu ücrete öyle alıştırdılar ki, sanki çok adil, normalmiş gibi. Emeklinin ücreti asgari ücret ile kıyaslandığında durum daha da kötüleşti. İkiyüzlü bir hayat yaşıyoruz. Birinci sanal hayat rakamlar perde arkasında sanal olarak belirleniyor. Diğeri ise 'pazara, çarşıya, evin dışına çıkınca karşılaştığımız yaşam. Gerçi artık evin içine de girilmiyor. Kira, doğalgaz, elektrik, su giderleri bizi evin içine de sokmuyor. ’Huzur evleri de bizi kabul etmiyor artık. Çünkü emeklinin maaşı huzur evlerinin masrafına yetmiyor. Çok hevesli olmayalım yarın bu maaşları da bulmak zor olacak hatta gelecekte gençlerimiz, çocuklarımız emekli bile olamayacaklar’’ dedi. Yasa ile oynanmasaydı bugün en düşük emekli maaşının 33 bin olacağını kaydeden Dilbaz konuşmasını şu sözlerle tamamlamış,‘’2002 yılında emekli maaşı ile 8 küçük altın alıyordu şimdi 2,5 küçük altın alınıyor. 2002 yılında asgari ücret 184 lira iken, ortalama işçi emekli aylığı 276 lira idi. 2021 Temmuz ayında ise asgari ücret 2826 lira olurken ortalama işçi emekli aylığı 2.599 lira oldu. Şimdi emeklinin maaşı asgari ücretin yarısı kadardır. Bu tür yaklaşımları kabul etmiyoruz. Hükümet acilen emekliye çözüm üretmelidir.”

Açıkça ifade etmek gerekirse başkaca(!) yazacak konu olmadığı için Sayın TÜED Şube Başkanı Muhsin dilbaz’ın açıklamalarını köşeme taşıdım. Ve emin olun bir emekli olarak söylediklerinin altına benim gibi milyonlar imza atar. Ancak bir konu var. “Değer katanlar” etkinliği çerçevesinde Külliye’ye giden TÜED Genel Başkanı Kazım Ergün amcanın bu açıklamalardan haberi var mı acaba? Acaba Kazım Ergün bu açıklamalar ile ilgili ne gibi yorumlar yapar?

O bu açıklamaları okuduğunda ne tepki vereceğini merak ediyorum. Muhsin Dilbaz başkan hatırlayacaktır, “Karakolda doğru söyler mahkemede şaşar” başlıklı yazımda  Kazım amcanın Külliye’deki konuşmasına vurgu yapmıştım..

Şimdi ortaya çıkan yüzde 15.74’lik enflasyon farkı kadar bir zammı görünce Kazım amca ne düşünüyordur acaba?  Emekliler için genel başkanın söylediklerinin bağlayıcılığı olmasa bile bir kanaat oluşturması bakımından çok önemli değil mi?