Eskişehir’deki 15 derneğin oluşturduğu Eskişehir Muhacir Dernekleri Federasyonuna Emirdağ’da üye Ümraniyeliler Derneği var. Emirdağ’ın Ümraniye köyüne Balkan Savaşlarından sonra Bulgaristan’ın Silistre civarından gelenler, zaman içinde Eskişehir’e de gelerek yerleşmişler. Emirdağ-Eskişehir arasında mesut ve mutlu bir şekilde yaşıyorlar.
Atalarının yüzyıl önce Tuna boylarından gelmesine rağmen, Ümraniyeliler kültürlerini yaşatıyorlar. 600-700 yüzyıl önce Karamanoğlu beyliğinin sınırları içindeki illerden Bulgaristan’a gidenler, daha sonra da Emirdağ’a geliyorlar. Atatürk’e sormuşlar “Yörük ne demektir?” diye Atatürk’te Yörük’ün yürüyen Türk anlamına geldiğini söylemiş. Önce Karamanoğlu Beyliği sınırları içindeki yerleşim yerlerinden Balkanlar daha sonra zorunluluk nedeniyle, tekrar Anadolu’ya geri dönmek. Bunu elbette yürüyen bir Türk gerçekleştirir.

ÇEKME HELVA
Ümraniye ve Çevre Köyleri Dayanışma Derneği, her yıl çekme helva şenliği düzenliyor. Bu yıl ki şenliğe özellikle gitmek istedim. Şenlik Tepebaşı Belediyesi’nin 23 Nisan belde evinde yapıldı. Bahçelievler Mahallesindeki belde evi, Balkan Türklerini almadı. Derneğin üyesi kadınlar konuklar için kırma ve dızmana ile çeşitli Balkan Türklerinin ünlü yemeklerini hazırlamışlar. Konuklarına sundular.
Çekme Helva’nın hikâyesine Karamanlı bir doktor arkadaşıma anlattığımda, aynı geleneğin Karaman ve civarında olduğunu söyledi. Gelenekler zaman içinde yürüyen Türkler tarafından balkanlara taşındı. Orada yeni kültürler ile harmanlandı. Harmanlanan kültürler yine yürüyen Türkler tarafından bu kez Anadolu’ya taşındı. Bu durum Türk toplumunun zenginliğidir. Türkler kapalı bir toplum değildir. Bulundukları coğrafyalarda yaşayan halklar ile etkileşime girmişler ve kaynaşmışlardır.

HALK OYUNU DA VAR
Helva çekme gecelerin de, Türklere has halk oyunları da oynanırmış. Eskişehir’deki etkinlikte de böyle oldu. Emirdağlı Doç. Dr. Ünal Ayrancı, korosundaki Balkan Türklerini de helva gecesine getirdi. Şair İsmail Gül şiirlerini okudu. Saz üstatları Salim Aydın ile Sadettin Küçükçolak ve Erkan Üçdallar Balkan havaları ile Emirdağ’ın havalarını çaldı. Yine federasyona bağlı Bahçecikliler Derneği Başkanı Ahmet Bacak, sesi ile helva gecesine renk kattı.

ATAÇ DA HELVA ÇEKTİ
Balkan Türküleri ile salonu dolduran kalabalık kâh hüzünlendi. Kâh güldü. Kırmalar ve dızmanalar yendi. Çaylar içildi. Uykular bastırıldı. Sıra çekme helvaya geldi. Çekme helva yapmak için malzemeler hazırlandı. Ümraniyeler Dernek başkanı Faruk Tomak, konukların karşılanmasından, helvanın malzemelerinin hazırlanmasına kadar her şey ile bire bir ilgilendi. Helva çekmeye bende eldivenlerim ile gelmiştim. Ama eldivenli helva çekilmiyormuş. Herkes ellerini güzelce yıkadı. Helvalar çekildi. Una şeker karıştırarak, simit büyüklüğüne getirilen helva hamuru herkesin çekmesi ile büyüyor. Tel tel oluyor. Ataç da, bayağı çaba gösterdi. Pişmaniyeye benzetilebilir. Ancak, kesinlikle pişmaniye değildir. Ayrıca, halka halka büyüyen helva hamurunu koparana cezada var. Bereket Ümraniyelilerin helva gecesinde kimse hamuru koparamadı. Sonuçta, helvayı yedik.

KAR OLSAYDI
Bulgaristan’ın Deliorman bölgesinde helva çekme işi kar üstünde yapılırmış. Çekme ile ısınan hamuru, kar soğutur. Helvanın tadına tat katarmış. Son yıllarda mevsimler değişti. Eskişehir’de kar yağışını ve yerde karı zor görüyoruz. Eskişehir’deki Balkan Türklerin de yapacağı bir şey yok. Gecede, başkan Ahmet Ataç da çok keyif aldığını belirterek, Balkan Türklerini öven bir konuşma yaptı.
Eskişehir Muhacir Dernekleri Federasyonuna bağlı Ümraniye ve Çevre Köyleri Dayanışma Derneği ' nin düzenlemiş olduğu kültürümüze ait bir gelenek olan çekme helva etkinliğine katılanlar, geceden ayrılırken Balkan mutfağının gücüne şapka çıkardılar. Dernek başkanı kral Faruk lakaplı, Faruk Tomak’a teşekkür ettiler.