Demirel, Adalet veya Doğruyol Partisinin genel başkanıyken, Türkiye’nin nabzını Odunpazarı meydanından tutardı. Rahmetli Demirel, pek çok kez sohbet toplantısında,” Odunpazarı meydanındaki mitinge bakarım. Miting coşkulu ve kalabalıksa Türkiye’de iktidara geliriz. Eskişehir’de de birinci parti oluruz” diye konuşurdu.

Son yıllarda ise topluma siyasetçiler yön veremeyince, sivil toplum kuruluşları ile sendikalar önem kazandı. Türkiye’nin en büyük sendikası olan Türk-İş de, tabanında baskısı ile meydanlara çıktı. Ankara’da 150 bin işçinin katıldığı, “ Zordayız, geçinemiyoruz’ mitingi yaptı. İşçiler, Türkiye’nin dört bir yanından Ankara’ya geldiler. İşçiler, verdide adalet ve yaşam şartlarının iyileştirmesini istediler. Mitingde işçiler, “Ağır vergi yükü kaldırılsın”, “Bozulan ekonominin bedelini biz ödemeyeceğiz”, “Kamu işçisi çözüm istiyor”, “İşçiler yine vergi şampiyonu”, “Kadro hakkımız engellenemez”, “Brütten net’e çakılıyoruz”, “Verilen sözler tutulmalı” dövizleri tuttu. İşçiler, “Direne direne kazanacağız”, “Vergide adalet istiyoruz” sloganları attılar.

ESKİŞEHİR’DEN DE GİTTİLER
Ankara’daki mitinge Türk-İş Eskişehir temsilciliğinin organizasyonu ile çok sayıda işçi katıldı. İşçiler otobüs ve tren ile Ankara’ya giderek, mitingde yerini aldı. İşçiler ekonomik sorunlarının yanı sıra, Türkiye’de çalışma saatinin ortalama 65 saat olduğunu dünyada ise 45 saat olduğunun altını çizdiler.

İşçiler, kendi sorunlarının yanı sıra, kadın cinayetlerine de tepki gösterildi. Ankara Tandoğan meydanındaki mitingde konuşan işçi temsilcileri, kadın cinayetlerine de yeter dediklerini belirterek,” Lafa geldiğimde kadına el kalkmaz deniliyor ama kadın cinayeti bitmiyor. Çocuk cinayetlerine dur diyoruz.” dediler. Kısacası Türk-İş’in pek çok siyasetçinin üstlenmesi gereken muhalefeti, kendisinin üstlendiğini kamuoyuna açıklamış oldu.

SAVAŞ VAR
Yaşadığımız dünyada çelişkiler keskinleşmeye ve savaşan her iki tarafın Asya ve Atlantik’in tüm güçleri ağır ağır sahaya çıkmaya başladı. Atlantik tarafı tüm gücünü sahaya yansıtmaya başladı. Vekil güçlerden asıl güçlere doğru ağır ağır geçiş var. Asya tarafındaki güçlerin bir kısmı sahaya indiler. Rusya ve İran artık savaşın içindeler. Atlantik halen asıl güçleri devreye alamıyor. Bu, asıl güçlerin devreye girmesi ile eğer meydanda hava değişmezse Atlantik için bir yıkım olabilir. İşte bu ortamda Türkiye’nin en büyük emek gücü Türk-İş sahaya indi. İşçi sınıfı geçtiğimiz yaz ortalarında “Vergide Adalet” sloganı ile harekete geçmişti. Bu kez “Büyük Emek Mitingi” ile tekrar sahneye çıktı. Hazine ve Maliye Bakanlığının kapısına “Zordayız, geçinemiyoruz” pankartı asıldı. İşçi sınıfını gücünü ortaya koyuyor. Bakalım sonuç nasıl olacak.

***

4.5 Mesaisi

Bu fotoğraf Yunus Emre Devlet Hastanesinin göz polikliniğinde çekildi. Sağlık raporu almak için, gittiğimde herkesin göz polikliniğinden şikayetçi olduğunu gördüm. Bitmeye kuyruklar, herkesin dikkatini çekiyor. Yaşlı bir kadın, göz numarası almak için saat 4.5 da taksi tutarak hastaneye geldiğini belirterek,” 41 yaşında engelli çocuğum var. Birkaç defa denemeden sonra muayene olamayınca, taksi tutarak 4.5 da geldim. Çocuğumu babasına bıraktım” dedi. Göz polikliniği bu şekilde hizmet vermeye çalışırken, nöroloji ve KBB polikliniğinin verimli ve hızlı çalıştığını gözlemledim.