Son dönemlerde Eskişehir’in merkezinde cadde ve sokaklarda kaldırımlarda yürüdünüz mü? Gerçekten son günlerde birkaç kez cadde ve sokaklarda dolaştığımda gördüklerim karşısında emin olun çok üzüldüm. Çünkü ne yaya kaldırımları ne de cadde ve sokaklar yürümeye hiç elverişli değil. Sağdan gitseniz yoğunluk, soldan gitseniz yoğunluk, karşıdan gelende, sağdan gidende yolunu şaşırmış vaziyette. Sadece yaya kaldırımları değil, cadde ve sokaklar emin olun motosikletinden otomobiline, bisiklete kadar pek çok araç ve gereçle işgal edilmiş durumda.
Bu konuda daha önce gündeme getirmiştim. Birkaç kez konuyla ilgili şikayetleri bu sütunlardan anlatmaya çalıştım. Ancak ne hikmetse bu konuya bugüne kadar duyarlılık gösteren olmadı. Gerçekten Eskişehir’in merkezinde cadde ve sokaklarda yürümek yakın gelecekte hayal olacak. Bu duruma çözüm diye üretilen elektrikli küçük araçlar da sadece trafikte değil, yaya trafiğinde bile büyük aksamalara yol açıyor.
Eskişehir gerçek anlamda bu sıkıntıları aşmalı ama nasıl? Girin İstiklal Mahallesi’nin sokaklarına öyle, yine Hamamyolu’ndan, Sıcak sular bölgesine, Köprübaşı’ndan, Asarcıklı Caddesine yol yürümek mümkün değil. Zaten buralara araçla girmek hayalde yakın gelecek de yaya olarak girmek de imkansız hale gelecek. Peki, bu durum birilerini düşündürmüyor mu? Zannediyorum düşündürmüyor ki kimse bu konuda ses yükseltmiyor. Cadde ve sokaklara konulan demir dubaların bile bu yükün kaldırılmasını önlemediğini görüyoruz. Bir taraftan araç trafiği, diğer yandan yaya trafiği gerçekten şehrin merkezi sıkışmış durumda.
Daha önce denenen bin binler, elektrikli bisikletler vesaire şimdilik çözüm gibi görünmüyor. Öte yandan burada bir başka sıkıntıyı daha gündeme taşımakta fayda var. O da engelli araçları için yaya kaldırımlarına park edilen araçlar sebebiyle engelli vatandaşların yaşadığı zor anlar. Tamam, her şeyi anladık da engelli rampalarının önlerinin işgalini bari hep birlikte önleyelim.
Bu şehrin sorunlarına ortak çözüm arayalım, zire bu şehirde başkaları gelip yaşayacak değil, bu şehir hep birlikte yaşadığımız değerine paha biçemeyeceğimiz kadar kıymetli bir şehir. Umut edelim ki bir gün birileri bu gerçeği hatırlasın.