Kanser dünya çapında ikinci önde gelen ölüm nedeni. Yapılan araştırmalar her 10 insandan 3’ünün çeşitli kanser türlerine yakalandığını gösteriyor. Bu durumda böylesine yüksek oranların bulunduğu günümüz dünyasında kanserin önüne nasıl geçileceğini düşünmemiz, araştırmamız ve çevremizi bilgilendirmemiz gerekir.
Okuduğum birkaç makale de dikkatimi çeken, kanser riskini ortadan kaldıran ve kanserle başa çıkma yöntemi olarak da gösterilen şey sportif faaliyetler oldu. Sanırım birkaç açıdan ele alınan bir durum bu.
Mesela spor ve egzersiz kişiyi günlük koşturmacadan biraz olsa da soyutladığı ve hem beynini hem bedenini çalıştırdığı için kişiye mutluluk, zindelik ve motivasyon veriyor. Tam anlamıyla bu sonuçlarda kişiyi hem psikolojik hem sosyolojik açıdan olumlu etkiliyor.
Egzersizin meme kanserinden kurtulan 80 kişi üzerindeki etkisini inceleyen bir çalışma, iki ay boyunca haftada üç kez egzersiz yapan katılımcıların yorgunluk düzeylerinin önemli ölçüde daha düşük olduğu sonucuna vardı. Bu etki, egzersizin bırakılmasından altı ay sonra bile devam etmiş.
113 çalışmanın meta-analizi ayrıca egzersizin tedaviye bağlı yorgunluğu azaltmada ilaçlara göre daha etkili olduğunu göstermiş. Egzersiz yapımının tedavi sonuçlarını iyileştirebildiğine ve daha yüksek hayatta kalma oranlarına yol açabildiğine dair de elimizde bulgular mevcut.
Düzenli fiziksel aktivite, özellikle bağırsak ve meme kanseri olmak üzere birçok kanser türünün nüksetmesini de %30'a kadar azaltabiliyor. Bu durumda egzersiz yaparak kanserin önüne geçilmesi mümkün diyebiliriz.
Onlarca araştırma ve kanıtlar bize tedavi boyunca ne kadar aktif olursanız, o kadar az yorgunluk yaşayacağınızı söylüyor. Egzersizin kanser tedavisi sırasında ve sonrasında da faydalı olduğu ortada. Bu nedenle hayatın her alanında sportif faaliyetlere ve egzersize oldukça fazla yer vermeliyiz.
Herkese sağlıklı ve mutlu günler..