Bazı olayların üste üste gelmesi bazen iyi sonuç da verir. Bir arkadaşım ‘Geciçi Suriye Hükümeti’nin ne olduğunu sordu. Geçici Suriye Hükümeti, Esad’a karşı Suriye’de emperyalistlerin kurduğu bir oluşumdur. Esad yönetimindeki topraklar ile Türkiye arasındaki bölge de faaliyet gösteriyorlar. Orada Amerika ve batılı askerler ile ülkemizi bölmeye çalışan bölücü örgüt elemanları da var.
Uzun yıllardır Türkiye’de yelpazenin çeşitli yerlerindeki aydınlar ya da partililer Suriye’de Esad rejimi ile işbirliği yaparak o terör bölgesinin temizlenmesini istiyor. Türk ordusu olmasaydı, zaten bu topraklarda ikinci İsrail kurulabilirdi. Türkiye’yi de bölmek amacıyla bir kukla devlet kurulmasını Türk ordusu engelledi. İkinci İsrail devleti için koridor açılamadı. Birkaç gün önce adına Geçici Hükümet denilen oluşumun yandaşları, Kayseri’de yaşanan olayı gerekçe göstererek Türk bayrağını indirdiler. Türk plakalı araçları taktılar, yıktılar.
YENİ SURİYE POLİTİKASI
Türkiye ile birlikte Suriye’nin bölünmemesi için Rusya ile İran da büyük çaba gösterdi. İki ülke Esad’ı destekledi. Çok sayıda askeri bu mücadele de hayatı kayboldu. Yani, çıkarlar orada birleşti. Şimdi, Suriye’nin gerçek yönetimi olan Esad yönetimi ile anlaşarak, bölgede geniş çaplı bir temizlik ile ABD askerleri oradan atılmalıdır. Suriye’nin toprak bütünlüğü, bir anlamda bizim terör örgütlerine karşı güvencemiz olacaktır.
ATATÜRK’ÜN ÖNEMİ
Bugün Atatürk’ün Bağdat Paktını niye kurduğunu daha iyi anlıyoruz. Attaürk dönemini bugün daha iyi anlamalıyız. Atatürk döneminde, bizzat Atatürk’ün girişimi ile hem balkan ülkelerine hem de doğudaki komşularımıza yönelik paktlar kuruldu. Atatürk’ün Türkiye’yi ziyaret eden İran şahına Türk ve İran dostluğunu anlatan ‘Özsoy’ operası yazdırması boşuna değildir. Atatürk’ün yazdırdığı opera oyunu Türklerin simgesi Kurt ile İranlıların simgesi Kaplan’ın sahneye çıkması ile sona erer. Atatürk’ün bizzat yazdığı bu opera ile iki ülkenin ayrılmaz dost olduğu İran şahına anlatılır.
DOĞUDA ASKERİNİZ VAR
Şah da ülkesine dönerken, bindiği trenin penceresinden cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk’e, “Doğuda bir askeriniz olduğunu unutmayın. Emirlerinizi beklerim” diye seslenir. Elbette, köprülerin altından çok sular aktı. Atatürk’ten sonra onun kurduğu paktlar bir süre daha devam etti. Sonra, NATO gibi emperyalist kuruluşlara katıldık. Katıldığımız kuruluşların, biz Barış Pınarı ya da Afrin hareketlerini yaparken, teröristlere binlerce tır silah verdiğine şahit olduk. Eğer, Atatürk’ten sonrada kurulan paktlar devam etseydi, komşularımız ile sıkı ilişkiler sürseydi siyasi ve ekonomik olarak iyi sonuçlar elde ederdik. İran, Irak ve Suriye dostluğu ve bu ülkelerin meşru yönetimlerle sıkı işbirliği yapılsaydı, bölgemize gelerek haritaları değiştirmek emperyalist güçler ve batılar ve İsrail, ordularına göz açtırılmazdı. Irak’ın işgali, Suriye’nin bölünmesi ve bölgenin terörist yurdu olması da gerçekleşmezdi. İran’ın ve Suriye’deki Esad rejimi bizi ilgilendirmez. Biz duruma bakacağız. Bölgede Türkiye’de İran da, Suriye’de Irak da emperyalistlerin tehdidi altındadır.
BOZKURT NİYE RAHATSIZ ETSİN
Bozkurt binlerce yıldır, Türklerin simgesi olmuştur. Bu durum Atatürk’ün İrah Şahı için yazdırdığı operada bile karşımıza çıkmıştır.Dün sosyal medyaya bakıyorum. Bazı kişiler çeyrek tura çıkmamızı sağlayan milli takımımızın futbolcusu Merih'in bozkurt işareti bazı isimleri rahatsız etmiş.
Amerika Ermeni Ulusal Komitesi’nden, bölücü örgüt başının avukatlarına kadar bazı isimler, Türk Milletine gurur yaşatan ay-yıldızlı futbolcumuzu hedef aldı.
MERİH DEMİRAL NE DEDİ
Merih Demiral gol sevincinde bozkurt işareti yapmasına ilişkin, "İki gol attığım için çok mutluyum. Bir gol sevinci vardı aklımda onu yaptım, Türklükle alakalı. Türk olduğum için çok gurur duyuyorum, o yüzden golden sonra bunu iliklerime kadar hissetim. Öyle bir şey yapmak istedim, yaptığımdan dolayı çok da mutluyum. Bütün taraftarlarımız bizimle gurur duyuyor. Tribünde görmüştüm yapan taraftarlarımızı, onları gördükten sonra daha çok yapasım geldi, çok mutluyum. Tribünlerde de yapanları gördüm. Türkiye’de hepimiz Türk'üz, Türk olmaktan da gurur duyuyorum, bunu her seferinde de belirtiyorum. O yüzden gol sevincini de öyle yaptım. Gayet normal, Türk taraftarlarımız da bizimle gurur duyuyor. İnşallah yapmaya devam ederiz. Herhangi bir mesaj yok, sadece ne kadar gururlu ve mutlu olduğumu göstermek istedim" şeklinde konuştu.
Demek ki, bazı olayları daha iyi anlayabilmemiz için, olayların bütününe ve tarihe bakmalıyız. Milli takımımızı Berlin de yarı finalde görmek istiyoruz.