Türkiye, 2016 yılından itibaren enerji tasarrufu sağlamak adına kış saati uygulamasını kaldırarak kalıcı olarak yaz saati uygulamasına geçti.
Sonrasında da yasa ile kalıcı hale getirildi. Bu günlerde sosyal medyada
“Kış saati uygulaması geri gelsin” kampanyası başlatılmış. Bana da sabahın zifiri karanlığında okula giden çocuklardan ve de annelerinden bu konuyu kaleme almam konusunda talep geldi.
Zira okullar açıldı. Kış geliyor. Kış mevsiminde çocuklar okula uyuklayarak gidiyorlar. Sabahın kör karanlığında annesinin elinden tutup götürülürken ya da bindirilen serviste okula giderken uyuyan, uyuklayan çocuklarımızın hali sizce de düşündürücü değil mi?
Bu yıl “Emekliler Yılı” olarak ilan edildi. Ancak emekliler durdurulamayan hayat pahalılığında zor zamanlar yaşıyorlar. Kış gelmeden doğalgaza ve de elektriğe yüzde 38 zam yapıldı. Emeklinin hayatı zaten zordu. Biraz daha zorlaştı. İğneden ipliğe her şeye zam gelirken maalesef asgari ücrete dokunulmadı. Hem emekli hem de asgari ücretlilerin okula giden çocukları yok mu? Tabi ki var. Onların da evlerinde henüz güneş doğmadan okula gitmek için çocuklar kaldırılıyor. Mutfak lambaları yanıyor. Karanlıkta okula gidildiği için bütün ışıkları erkenden yanmaya başlıyor. Haliyle faturası da ona göre geliyor.
Örneğin bizim apartman özelinde; merdiven için belirli bir rakama ulaşmadığından bir iki ay gelmeyen elektrik faturası son zamdan sonra aylık gelmeye başladı. Diyebilirim ki; zaten gelen zamlar ile yüksek gelen elektrik faturaları kışın daha da çok cep yakacak. Pek çok aile yine kışın soğukluğunu iliklerine kadar hissedecek.
Cep yakan bu yaz saati uygulamasının bizler açısından ekonomik bir faydası olmadığını düşünenlerdenim. Kışın bu uygulamadan pek çok kişi gibi benimde gözlemlediğim üzere özellikle çocuklar, anneler babalar oldukça rahatsız. Okula giden çocuklar “sabaha mı uyanıyoruz, geceye mi anlayamıyoruz.” siteminde bulunuyorlar
Kısaca; bu uygulama az ya da çok herkesi etkiliyor. Sabah güneş doğmadan evlerin ışıkları yanıyor, evden işe veya okula gidene kadar harcanan bir enerji maliyeti var. Ve bu harcanan enerjinin de ödenecek bir faturası var. Zaten ödenmesinde zorlanılan faturalar evlerde gösterilen faaliyet sonrasında elektrik tüketiminin daha da artması ile binlerce emekli, asgari ücretli, sabit gelirli aile için daha da ödenemeyecek hale gelecektir.
Okula ve de işe gidildiğinde okulların, kamu kurumlarının, özel kuruluşların da ısınma, aydınlatma maliyeti var. Sokak aydınlatmaları vesaire derken enerji tüketimi sizce de azalacağına artmıyor mu? Tasarruf deniliyor ya eyvallah. Çocuklarımızın uykularından, geleceğimizin teminatı nesillerimizin sağlıklı gelişiminden de tasarruf ettiğimizin farkında mıyız acaba? Doğrusunu isterseniz size tasarruf kalemi olarak ülkemizden o kadar çok örnek sayabilirim ki. Neyse…
Özetle; sadece sabah güneş doğmadan tatlı uykularından uyandırılarak okula giden çocuklarımız için dahi bence de; “Kış saati uygulaması geri gelmeli.”