31 Mart Yerel Seçimleri’nin ardından ortaya çıkan tablo AK Parti içerisinde yeniden bir durum değerlendirilmesi yapılması gerektiğini ortaya çıkardı. Eskişehir özelinde genç ve dinamik Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak Nebi Hatipoğlu ile bir heyecan fırtınası estirilmek istendi. Estirildi de… Hatipoğlu seçim kampanyası döneminde çok çalıştı. Ancak ülkenin içinde bulunduğu ekonomik durumdan dolayı Hatipoğlu ve kendisine ümit bağlayanlar hayal kırıklığı yaşadılar.
Bu arada seçim kampanyasının başında AK Parti yönetiminde bir değişiklik yaşandı. İl Başkanı Süleyman Reyhan’ın yerine Gürhan Albayrak getirildi. Sayın Gürhan Albayrak seçim kampanyasını kucağında buldu. Kolları sıvadı elinden geldiğince hızlı hareket edip kampanyaya hakim olmaya çalışırken, AK Parti’nin Eskişehir’deki hafızası kabul edilebilecek pek çok isme ziyarette bulundu. Hepsini birlik ve beraberliğe davet etti. Ortaya koyduğu başkanlık anlayışı ile öncelikle küskün ve kırgınları yeniden kendi tabiri ile “AK Parti Ailesi”nin sofrasına buyur etti. Kurucu İl Başkanı Osman Yüksel’den başlayarak eski milletvekilleri Murat Mercan’dan Ülker Can’a hemen hepsinin kapısını çaldı. Çok olumlu geri dönüşler aldı. Onları kampanyalarına dahil etmeyi başardı. Bu arada sahadaki adayları da bir an olsun yalnız bırakmadı. Onların her birinin kampanyasına destek vermek için gece gündüz demeden çalıştı. İşini gücünü bırakıp kampanyada görev alan herkesle birebir yakından ilgilendi. Görevlendirdiği arkadaşları ile çalınmadık kapı, sıkılmadık el bırakmadılar desek abartmış olmayız. Herkes ile doğru ilişkiler ve iletişim kurarak teşkilata bir sinerji kazandırdı. Ancak ülke genelindeki ekonomik tablo, Eskişehir’de de dezavantaj olarak karşılarına çıktı.
Sadece Eskişehir’de değil Türkiye genelinde AK Parti açısından bugüne kadar yaşanan seçim zaferlerinin aksine beklemedikleri bir sonuç ortaya çıktı. Bu sonuçların değerlendirilmesi yapılırken de Başta AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere kendi iç değerlendirmelerini yaparken, “özeleştiri” çağrısı ortaya çıktı. Bu özeleştiri “AK Parti’de nasıl sonuçlar verir, ne gibi kararlar alınır?” bilmem. Ancak bildiğim bir şey var ki tam da seçimin arifesinde görev verildiği için taşın altına değil elini, gövdesini koyan bir görev anlayışı ile sorumluluk alan Gürhan Albayrak’ın hakkının da teslim edilmesi gerekir diye düşünüyorum.
Espri yeteneği yüksek, iletişime açık ve sempatik kişiliğe sahip Gürhan Albayrak ile geçtiğimiz günlerde gerçekleştirdiğimiz söyleşide açık yüreklilikle ortaya koyduğu görüşleri, özeleştiriye kendisinden başlaması, teşkilatlarına ve partisine karşı sorumluluk duygusuyla kullandığı ifadeler dikkatimi çekti.
Sayın Albayrak diyor ki, “Bizim bundan sonra yapacağımız iki şey var. Birincisi Eskişehir’in devam eden projelerini takip edip sonuçlandırılmasını sağlamak. Bir diğer konumuz da karşı tarafından ortaya koydukları projelerin gerçekleşip gerçekleşmediğini takip edip vaatlerini yerine getirip getirmediklerini analiz edip kamuoyu ile paylaşmak. Hepimiz bu toprakların insanlarıyız. Eskişehir için hepimiz üzerimize düşen sorumluluğun gereğini yerine getireceğiz!”
Umarım siyaset değirmeni AK Parti teşkilatı için değerli ve gelecekte güzel işler yapabileceğini düşündüğüm Gürhan Albayrak gibi açık sözlü, çalışkan, kıvrak zekalı insanları başkaları gibi öğütmesin.
Bence seçim sonrası bugünlerde Albayrak; Eskişehir teşkilatı için bir şans…
