İYİ Parti Eskişehir Milletvekili Nebi Hatipoğlu'nun partisinden istifa etmesine büyük tepki gelmişti. Partisinden istifa ediyorsa vekillikten de istifa etmeli demeyen kalmamıştı. Hem de bunu diyenler MHP'den istifa eden milletvekilleriyle partilerini kuranlardı!
Sonra da CHP'liler, hani başka partiden istifa edip kendi partilerine katılan vekil, belediye başkanı ya da meclis üyesi olunca bunu demokrasinin gereği vesaire diye halka pazarlayanlar var ya, onlar da istifa etmesini istemişlerdi vekillikten!
Her geçen gün yaşanan gelişmeler Nebi Hatipoğlu'nun İYİ Parti'den istifa etmesi için tüm şartların kendisi dışında oluşturulduğunu net bir şekilde ortaya koyuyor.
BELEDİYE BAŞKAN ADAYLARINI BELİRLE TEK MİLLETVEKİLİN VAR, ONA DANIŞMA; İL-İLÇE BAŞKANLARINI DEĞİŞTİR MİLLETVEKİLİNE HİÇ SORMA!
Örneğin, Nebi Hatipoğlu İYİ Parti'nin Eskişehir'deki tek milletvekiliydi. Parti genel merkezi burada Odunpazarı ve Büyükşehir Belediye başkan adayları açıkladı Hatipoğlu'na danışmadı. Fikrini alma gereği bile duymadı, görmezden gelindi.
Sonra il başkanı, ilçe başkanları değiştirildi. Nebi Hatipoğlu yine görmezden gelindi. Fikrine müracaat edilmedi. Görmezden gelindi!
Bir partinin bir şehirde tek bir milletvekili olacak ve tüm bu önemli olaylar yaşanırken kendisine hiçbir şekilde danışılmayacak, fikrine müracaat edilmeyecek, görmezden gelinecek. Olacak şey mi?
Böyle bir durumda kim kalır, kim durur o partide? Nebi Hatipoğlu'nu kendince yerden yere vuranlar böyle bir durumda o partide kalmaya devam ederler mi, ellerini vicdanlarına koyarak söylesinler!
İYİ PARTİ'DEN DURMUŞ YILMAZ, BAHADIR ERDEM VE SON OLARAK DA ANKARA MİLLETVEKİLİ ADNAN PEKER İSTİFA ETTİ!
Nebi Hatipoğlu istifa etti diye yerden yere vurulurken partinin önemli isimlerinden, İYİ Parti Ankara eski Milletvekili Durmuş Yılmaz parti üyeliğini sonlandırdığını, eski İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Bahadır Erdem de partisinden istifa ettiğini açıkladı.
Bitti mi?
Bitmedi.
Dün de Ankara Milletvekili Adnan Beker, İYİ Parti'den istifa ettiğini açıkladı.
Şimdi Adnan Beker de milletvekilliğinden istifa edecek mi, onun da milletvekilliğinden istifa etmesi beklenecek mi?
Ya da diğer isimler acaba iktidar kanadından teşvik falan almışlar mıdır? Ne dersiniz? Hadi bir ses verin bakalım!
Bakın dün istifa eden Adnan Beker ne diyor sosyal medyadan paylaştığı istifa metninde:
"Aziz Türk milleti ve kıymetli hemşerilerim, İYİ Parti çatısı altında artık Ankaralı hemşerilerim ve yüce Türk milletine daha fazla katkı sağlayamayacağımı düşündüğümden, bugün itibarıyla İYİ Parti'den istifa ediyorum. Başta çok değerli Ankaralı hemşerilerim olmak üzere, İYİ Parti ilçe başkanlarımız, yöneticilerimiz, üyelerimiz, gönüllülerimiz ve İYİ Parti'ye oy vermiş tüm vatandaşlarımızla bugüne kadar nasıl hemhal olduysak bugünden sonra da kapım ve telefonum her zaman açık olacaktır. Büyük Türk milletine ve Ankara'mıza her zamanki azim ve inanmışlıkla hizmet etmeye devam edeceğim."
İYİ PARTİ'DEN İSTİFA EDENLER CHP'YE KATILIRSA DEMOKRASİ KAHRAMANI SAYILIRLAR, AK PARTİ-MHP'YE KATILIRLARSA KENDİLERİNİ SATMIŞ!
İYİ Parti'de milletvekili olarak Türk milletine daha fazla katkı sağlayamayacağını düşündüğü için istifa ediyor. Demek ki İYİ Parti'de ülkeye hizmet etme imkanı bulunmuyor!
Peki bu isimler AK Parti'ye ya da MHP'ye katılır mı?
Eğer katılırlarsa linç yerler. Ancak adresleri CHP olursa alkışlanacaklar ve demokrasiye katkılarından övgüyle söz edilecek!
Peki İYİ Parti hakkında söylenilecekler bunlarla mı sınırlı? Elbette değil.
Özlem-Hulusi Ayrancı çiftinin İstikbal Gazetesi'ne yaptığı açıklamayı açıp okuyun. İnsanın içi kararıyor. Parti değil de her şeyin karma karışık olduğu bir ortamdan bahsediliyor adeta. Onların açıklamalarını okuduğunuzda emin olun siz de İYİ Parti'de kalmazsınız!
Her geçen gün Nebi Hatipoğlu'nun iktidar tarafından kendisine henüz İYİ Parti aday adayı iken verilen teşvik nedeniyle değil, İYİ Parti'den kendisini uzaklaştırmak için parti içinden yapılan teşvik (zorlama) nedeniyle ayrılmak zorunda kaldığını çok daha net bir şekilde gösteriyor.
***
İçimizde kimbilir daha ne vahşiler, ne insanlıktan çıkmışlar var ve kendilerini uygun bir zamana kadar ustaca saklıyorlar!
Eskişehir'de Y.E.K. isimli, 22 yaşındaki bir genç video çekip sosyal medyada paylaşıyor. Paylaştığı videoda “Kafası kopartılmış Filistinli bebeklerin kafatasını futbol topu olarak kullanmak için ben de gidiyorum. Peki Berkay kardeşim sen de bizimle misin?" ifadelerine yer veriyor.
Tabi büyük tepki topluyor. Bunun üzerine Emniyet Genel Müdürlüğü harekete geçiyor. Balamir Atabey isimli hesaptan yapılan bu nefret dolu açıklamayı yapan şahsın Eskişehir'de olduğu tespit ediliyor. Eskişehir Emniyet Müdürlüğüne bağlı ekipler paylaşımında dini değerlere, Filistin’de katledilen bebeklere ve Cumhurbaşkanı’na hakaret eden o kişiyi yakalayıp Adliyeye sevk ediyor.
Son zamanlarda adet olduğu üzere "Arap soykırımı" çağrısı yapan bu şahsın ‘tehdit’, ‘şantaj’, ‘Ateşli Silahlar ve Bıçaklar Kanunu'na muhalefet’ ve ‘kişisel verilerin hukuksuz ele geçirilmesi’ gibi 5 ayrı suçtan kaydı bulunduğu tespit ediliyor. Daha 22 yaşında ve şu suç performansına bakın!
Her neyse...
Emniyetteki işlemleri tamamlanan şüpheli, ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme veya aşağılama’, ‘Cumhurbaşkanına hakaret’ ve ‘kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret’ suçları çerçevesinde adliyeye sevk ediliyor. Şahsın emniyetteki ilk ifadesinde “Suçlamaları kabul etmiyorum. Sosyal medya hesabım çalındı. Paylaşımları ben yapmadım” diyerek paylaşımları kendisinin yapmadığını iddia ediyor ancak kendisinin konuştuğu videolu paylaşımları da olduğunun tespit ediliyor.
Biz böyle bir nesli nereden nasıl elde ettik bilmiyorum. Ancak insanlarımız hızla değişiyor. Hele hele yeni nesli tanımakta gerçekten de zorlanıyoruz.
Allah sonumuzu hayretsin!
