Yeni yıl geliyor.
Hazırlıklar başladı.
Eskiden yılbaşı gecelerinin ve bayramların ayrı anlamı vardı.
Sofralar özenle hazırlanırdı.
Şimdi neredeee o özenlerr?
Her şey ateş pahası.
“Ya Özge ekonomiden başka konu mu kalmadı” dediğinizi duyar gibiyim.
Vallahi kalmadı!
Gündeme nereden girersen gir, ekonomiden çıkıyorsun arkadaş!
Her şeyin ucu ekonomiye dokunuyor.
Bu yılbaşında hindi yenilemeyecekmiş, balık favori olmuş.
Neden?
Çünkü balık fiyatları uygun.
Ben de ezilenden yana olduğum için gittim hindi ile bir röportaj yaptım arkadaşlar.
Güçlü olduğu için değil elbet hava atmak için…
Saçlarımı savurdum, yüzümde alaycı bir ifade ile…
Söyledim ki:
“Ya gördün mü bak? Çok havalıydın, yılbaşı gecelerinin vazgeçilmez miydin? Ekonomi ilk seni vurdu.”
Bir güldüm, bir güldüm.
Bizim havalı hindi bir bozuldu!
Zenginler egoları ezilsin istemez, malumunuz.
Kızardı, bozardı!
Ben bombalamaya devam ettim…
“Gücüne aldanma ey hindi! Artık gündemden düştün canım”
Bunun bir gidişi var!
Yok, böyle bir gidiş!
Zengin hindi, karizmayı çizdirdi, yok öyle eski havası…
Bu böyle karizmayı çizdirince, “Ne çok gözümüzde büyütmüşüz. Maske düşünce her şey aynı aslında” diye düşündüm.
Kilosu 400 lira olsa ne yazar?
Bozdum, attım bir kere…
Sonra gittim bizim balıklara…
Kilosu 200 liradan aldım bir kilo hamsi…
“Balıklar gördünüz mü bak? Bir zamanlar yüzünüze bakılmazdı. Ucuzladınız ama değerlendiniz” dedim.
Eeee ne demiş eskiler:
“Keser döner, sap döner, gün gelir hesap döner”
Eyyy hindi!
Sonra ellerim cebimde yürüdüm, gittim:
Kendi kendime de mırıldandım ama:
“Bu dünya Sultan Süleyman’a kalmamış, sana mı kalacak, Allah aşkına?”
Not 1: Kıssadan hisse balık ve hindi ile anlattık halimizi ama mesajımız anlayanadır.
Not 2: Bir hindiye geçirmediğin kaldı! O da oldu Özge!
*****************
Kuantum Özge der ki:
“Güç değil duruştur önemli olan.”