"Kıymetli yol arkadaşlarım ve hemşehrilerimiz,
Aklımız erdiği günden beri istikametini doğru bulduğumuz partimize ve liderimize, yönümüzü sapmadan, yalpa yapmadan bugüne dek omuz vermeye çalıştık.
Şimdi de, tarihimizin dönüm noktalarından, seçimden fazlası olan bir sürece giriyoruz.
Bu çok önemli süreçte herkesin, memleketimize içeriden ve dışarıdan kurulmuş tuzakların; küskünlüklerden, kişisel sıkıntılardan, uğranılan haksızlıklardan çok daha ciddi olduğunu hatırlaması ve hatırlatması gerekiyor.
Amasız fakatsız, ivazsız garazsız, nefsimizin bahanelerini dava insanlığımızın ardında bırakıp içerideki kötü örnekleri görmeden, dışarıdaki gürültüye kulak asmadan ülkemizin kazanımlarını koruyacağı, daha nicelerini ümit ettiğimiz bu dönemi daha hassas karşılamak ve kazasız geçirmek zorunda olduğumuzu biliyoruz.
Türkiye yüzyılımızın isimsiz kahramanlarından biri, tarihi sorumlulukta safını belli edip vebal almamak üzere yola koyulmuş insanlardan olma gayretimize devam edeceğiz.
Peşinen söylüyoruz ki bizlerin hiçbir adaylık, aday adaylığı, yönetim ve görev düşüncemiz yoktur. Belirlendiklerinde; adaylar, il, ilçe ve SKM başkanlıklarıyla en etkili biçimde çalışmayı baştan kabul ediyoruz. Ayrılıkların hiçbirine, yereldeki isim tartışmalarına katılmayacağız.
Seçim öncesinde; cumhurbaşkanımız RECEP TAYYİP ERDOĞAN'ın arkasında duruşu net, herhangi bir aday ya da grup etrafında kişisel hesabı olmayan tüm arkadaşlarımızla, stk'larla ve tüm paydaşlarla sivil bir inisiyatif şeklinde iç polemik ve tartışmalara 14 Mayısa kadar kapalı olarak sahada olacağız.
Güzel şehrimizde, tüm camiamızla yeni bir zafer için hep birlikte inşallah."
RESMEN BELEDİYE BAŞKAN ADAYI İLAN EDİLİP BİRKAÇ SAAT SONRA ELİNDEN ALINDIĞI HALDE BİLE BİRLİK VE BERABERLİK MESAJI VERMİŞTİ
Yukarıdaki cümleler AK Parti Tepebaşı İlçe eski Başkanı İbrahim Yılmaz Kaynarca'ya ait. Başkanlığı zamanında başarılı işlere, Tepebaşı Akademi gibi orijinal girişimlere imza atarak seçmene ulaşmak için etkili ve hızlı bir sistem kurmuştu. 2019 yerel seçimlerinde Tepebaşı Belediye Başkan Adayı ilan edildi, birkaç saat sonra adaylığı iptal edildi. Adaylık fotoğraflarını çektirme planları yapan, kıyafetlerini hazırlayan Kaynarca birkaç saat sonra gelen bir haberle adaylıktan edilmişti. Peki küstü mü Kaynarca?
Evet, kırılmış, incinmiştir; hepimiz insanız ve bunlar, böyle durumlarda olabilecek, yaşanabilecek, her birimizin tadabileceği hisler. Ama o bambaşka bir şey yapmıştı o zaman da. Yapılan şey incitici, kırıcıydı ama o şunları yazmıştı sosyal medya hesabından:
"Değerli Yol Arkadaşlarım
Kıymetli Hemşehrilerim
Resmi olarak tebliğ almamıza rağmen bu gece Tepebaşı Belediye Başkan Adaylığına başka bir aday arkadaşımızın getirildiği ifade edilmiştir. Bizim önceliğimiz milletimize hizmet yolunda şehrimiz ve ülkemiz için karşılıksız çalışmaktır. Bu amaçla davamıza hizmet eden, edecek olan tüm arkadaşlarımıza canı gönülden başarılar diliyorum. AK Partinin ve Cumhur İttifakının şehrimizde ve ülkemizde kazanması için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz.
Her kademesinde yıllarca görev aldığımız teşkilâtımızda tek gayemiz Cumhurbaşkanımızın önderliğindeki Güçlü Türkiye idealine katkıda bulunmaktı. Bunu yaparken soğukta, sıcakta emeğini esirgemeyen; işini, aşını, eşini geri planda bırakıp bizimle yıllarca yol arkadaşlığı yapan tüm arkadaşlarım haklarını helal etsinler. Bizim onların haklarını korumak için de gerekli hassasiyet ve gayreti gösterdiğimizden emin olsunlar. Hiçbir zaman hırsla, ayak oyunlarıyla bir mücadele içine girmeyen tüm yol arkadaşımıza benim de hakkım helaldir.
Kalın sağlıcakla."
AK PARTİ'YE BÖYLE ZAMANLARDA İBRAHİMLER GEREK!
Bakın geçmişte, resmi olarak belediye başkan adayı ilan edilip gece yarısı yerine bir başkası atandığı halde gösterdiği tavır buydu. Normalde bir insan kırılır, dökülür, partiye bir daha uğramaz, hatta partinin aleyhine bile çalışır! Ama İbrahim Yılmaz Kaynarca hep örnek bir davranış gösterdi.
Böyle zor zamanlarda, kritik süreçlerde Kaynarca'nın gösterdiği tavra bakarak herhalde başta Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere tüm AK Partili yöneticiler "Bize İbrahimler gerek" diye düşünürler, düşünüyorlardır!
***
Hoş geldin ey şehr-i RamaZAM!
Müslüman bir ülkeyiz. İnsanlarımızın önemli bir bölümü oruç tutuyor. Hemen ardından Ramazan Bayramını idrak ediyoruz. Önemli bir zaman dilimidir.
Ramazan'ın kendisine göre belli alışkanlıkları oluşmuş zamanla. Örneğin Ramazan Pidesi başlı başına bir efsanedir. Kokusunu yüzlerce metre uzaktan alırız!
Hurma iftar sofralarının vazgeçilmezlerindendir. Çorba ve salata da öyle. Hep birlikte iftar sofrasına oturup, ezanın okunuşunun beklemek ve ezan okunduğunda iftar açmak... Herhalde dünyada daha güzel pek az şey vardır!
Bir kısım daha var Ramazan'ı dört gözle bekleyen; onlar da Ramazan vesilesiyle zam yaparak kendince daha çok kazandığını düşünen uyanıklar. Ramazan geldiği zaman üzerimize sağanak sağanak hayr yağması gerekirken adete zam yağar. Bu nedenle bizim açımızdan bu zaman dilimi, uzun yıllardan beri, RamaZAM'dır!
RamaZAM ile Ramazan vesilesi ile yapılan zamları kast ediyoruz. Onlar, yani zamlar ve onları yapanlar kendilerini biliyorlar.
Onlara da Ramazan'a girerken bir dua etmekte beis görmüyorum: Allah iki cihanda hak ettiklerini versin!
Bir hafta kaldı Ramazan'a ama RamaZAM onun bir ay öncesinden başladı ve halen devam ediyor.
Her şeye rağmen Hayırlı Ramazanlar!