Özge Zaim deyip geçmeyin!
Gazetecilik mesleğini çok zor şartlar altında idame ettirmeye çalışıyorum.
Baskılarla, engellemelerle çok mücadele ettim de böylesi olaya ilk kez tanıklık ettim.
“Güler misiniz ağlar mısınız” denilecek türden bir olay yaşadım.
Hem de demokrasi ve özgürlüğü şiar edinen CHP örgütünde yaşandı.
Bekleyin, anlatıyorum.
CHP Odunpazarı İlçe Örgütü’nün enteresan uygulamalarını köşesine taşıyarak en çok eleştiren gazetecilerin başında yer alıyorumdur.
Hatta öyle bir yer edindim ki inanın tabanda kitlem bile oluştu.
Yani şaka yapmıyorum!
Hiçbir hazırlık yapmadan CHP Odunpazarı İlçe Başkanı Rahmi Çınar’ın karşısına rakip olarak çık deseler, komik olmayacak bir oy alırım.
İddialıyım!
Lütfen!
Kıskanmayın Rahmi Bey!
Biz buna etkili kalem diyoruz!
Neyse şaka bir yana, şimdi gerçekleri konuşalım.
Rahmi Çınar ve sağ kolu olarak atanan Safiye Gürdoğan’ın enteresan olan ve hoş karşılanmayan uygulamalarını sürekli köşeme taşıdım.
Dün telefonum çaldı.
Telefonda birde ne duyayım?
Özge Zaim’e atılmak istenen kalplere ambargo uygulanmaya çalışılıyor.
Yemin!
Şaka değil!
Espri yapmıyorum!
Gülme kardeşim, komiklik olsun diye anlatmıyorum!
Hüzünlüyüm aslında!
Olaya geçeyim.
Bir dernek tarafından yemekli gece organize edilmek isteniyor.
Elbette derneğe destek amacıyla bilet sözü veriliyor.
CHP İl Başkanı Talat Yalaz, Avukat Murat Can Cirit verdiği sözü tutuyor.
Alıyor biletleri…
İlçe Başkanı Rahmi Çınar da 10 bilet sözü veriyor.
Dernek yönetiminden arkadaş partiye biletleri götürdüğü zaman sağ kol olarak atanan Safiye Gürdoğan, “Biz almıyoruz biletleri. Sen Özge Zaim’in yazılarına kalp atıyorsun” diyerek geri iade ediyor.
Olay dışardan kahkaha atılacak bir mevzu gibi dursa da konu derin aslında…
Demokrasi nutukları atanlar, basına özgürlük çağrısını dilinden düşürmeyenler küçük bir güçte bile nasıl “baskı ve engellemeye” maruz bırakıyor görüyor musunuz?
CHP’ye neden güvenilmiyor, anladınız mı?
Tabanda bulduğu ufak bir güçle zehirlenme yaşayanlar halkı korkutuyor, görmüyor musunuz?
Siz kimsiniz?
Sen kimsin Safiye Gürdoğan?
Hayırdır Rahmi Çınar?
Aynaya bakın, sık sık bu soruyu kendinize sorun!
Öte yandan size ne benim kalplerimden?
Örgüt beni seviyorsa ve kalp atmak istiyorsa atabilir, size ne?
Sayenizde sevgiyi tattım.
İlk defa seviliyorum!
Başarınız yadsınamaz.
Kalbim kırıldı, bilmiş olun!
Sonra Özge neden kalpsiz diye sorarsınız?
Alıp götürdünüz her birini…
Ayrıca yılın eylemini de CHP örgütü önünde başlatıyorum!
Kırmızı kalpli pelüş yastığımla örgüt önünde “Rahmi Çınar kalplerimi durduramaz. Kurtuluş yok tek başına, ya kalple ya kalpsiz. Kalp kalbe kazanacağız” sloganları atacağım.
Oturma eylemi düzenleyeceğim!
Telefonun başında destek kalplerinizi bekleyeceğim.
Ya kalp gelmezse diye endişe edeceğim!
Çünkü bunlar yakında beni örgüte sokmaz!
Kalbimi ele geçirmeye çalışıyorlar.
Yedirmem kalplerimi!
Çekip gitmem bu kez…
Ona göre davranın…
He o zaman ne mi yaparım?
Efendim, kalbimi genel merkeze açarım!
Kırık dökük bir kalbin neler yapabileceğini o zaman anlarsınız!
Kuantum Özge der ki:
“Gökyüzü iyi ki var. Bütün yaralı kalpleri iyileştiriyor.”
