Sorulsa Eskişehir festivallerin şehridir.
Avrupa şehrine en çok festivaller yakışır deriz ancak kentte en çok festivalleri yine biz tartışırız.
Ülke genelinde en çok yasağa uğrayan festivaller Eskişehir’dedir inanın.
Alkollü ya da alkolsüz fark etmez.
İlla ki belli dönemlerde belli sebeplerden dolayı “festivaller” tartışılmıştır.
Hele ki “kent” milliyetçiliği adı altında yapılan tartışmalara hiç anlam veremiyorum.
Sözü nereye getireceğim?
Eskişehir Hacıbektaş ve Anadolu Kültür Vakfı ve Eskişehir Hacı Bektaş Veli Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği tarafından Gaziantep yöresel yemekleri kültürel etkinlik buluşması düzenlenecek.
Amaç deprem bölgesindeki vatandaşların yarasını sarmak…
Yaralar kapanmadı henüz, ekonomik anlamda bölgeye destek olunması isteniyor.
Hacı Bektaşi Veli de “hoşgörünün” simgesidir, vakıf ve dernek üyeleri harekete geçiyor, “Elden gelen her iyiliği, herkese yapınız” sözünü şiar edinerek, “buyurun gelin soframıza, dayanışma ile elde avuçta ne varsa bölüşelim, paylaşalım” diyorlar.
Niyet de iyi gönüller de…
Ancak gelin görün ki hoşgörü festivali bile tepki çekebiliyor.
Gaziantepliler Derneği önceki gün bir açıklama yapıyor, “Kardeşim biz Antepliyiz, bize sorulmadan ne festivali” diyorlar.
Tercümesi:
“Benim memleketim, öncüsü de ben olurum!”
Festivallere “milliyetçiliği” empoze eden kurum Eskişehir Ticaret Odası’dır aslında.
Yöresel lezzetlerini festival çatısı altında sunmak isteyen kişilere Eskişehir esnafı örnek gösterilerek, “Yöresel ürünler adı altında Başkent’ten gelen firmalar, kentin ekonomisini Başkent’e taşıyor. Bu firmalar kentimize vergi ödemiyor, burada kira vermiyor ve kentte yaşamıyorlar. Ancak burada ticaret yapıyorlar ve 10-15 gün sonra ürünlerini toplayıp başka bir şehre geçiyorlar” deniliyor.
Özetle Eskişehir esnafını, Antep esnafı, Ankara esnafının mağdur ettiği iddia ediliyor.
Bir kentin esnafının işini, başka bir kentin esnafının sekteye uğrattığıyla suçluyoruz.
Kimse ülkede “ekonomik kriz” var diyemiyor, kimse ekonomik krizin faturasını iktidara kesemiyor, iş adamı iktidarı parmakla gösteremiyor da neymiş efendim başka şehirden gelen esnaf burada vergi ödemeden festival düzenliyormuş da Eskişehir esnafı kan ağlıyormuş.
“Hadi canım sende” derler adama…
Şimdi aynı durum Gaziantep yöresel yemeklerini Eskişehir’de buluşturmak isteyecek olan Eskişehir Hacıbektaş ve Anadolu Kültür Vakfı ve Eskişehir Hacı Bektaş Veli Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’ne yaşatılacak.
Yaşatılmadan söyleyelim o zaman!
Bu ülkede ekonomik kriz vardır.
Halk derinden hissetmektedir.
Yoksulluk artmıştır.
Geçim zorlaşmıştır.
Vatandaşından, esnafına, iş insanından, memuruna herkes krizi derinden hissetmektedir.
Suçlu esnaf değildir!
Başka bir kentin esnafı hele hiç değildir.
Çözüm ayrıştırmada değil, milliyetçilik adı altında festivalleri yasaklamakta da değildir.
Ekonomiye kalıcı çözümler bulmaktadır!
Bu arada Eskişehir’de bizimdir, Antep’te…
Van’da bizimdir, Antalya’da…
Kırşehir’de bizimdir, Hakkari’de…
***
Kuantum Özge der ki:
“Her şey bir iyilikle başlar.”
