Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, bir süreden beri AK Parti ile süren ittifak görüşmeleri ile ilgili olarak bir süre önce parti genel merkezinde bir açıklama yaparak "Yeniden Refah Partimiz yoluna emin adımlarla devam ediyor. Yetkili kurullarımız ve teşkilatlarımızla gerçekleştirmiş olduğumuz son derece kapsamlı istişareler sonucunda milletvekili seçimlerine herhangi bir ittifaka dahil olmadan müstakil olarak gitme kararı aldık" demişti. Erbakan, Cumhurbaşkanı adayı olacağını da ifade etmişti.
Bu gelişme üzerine 22 Mart Çarşamba günü bu köşede "Fatih Erbakan, ileriki yıllarda siyaseten elde edebileceği kazanımları bugün harcayıp bitirmeyi tercih etti!" başlığıyla bir köşe yazısı kaleme almış ve şunları dile getirmiştik:
"... Bize kalırsa şu dönemde İttifak etmek, birlik ve beraberliği muhafaza etmek büyük önem taşıyordu. Zira ABD Başkanı Biden'in net, açık ifadeleri var Türkiye'deki muhalefet ile birlikte hareketi güçlendireceklerine dair. Böyle bir dönemde birlik ve beraberlik olmayacak da ne zaman olacak?
Diğer yandan Fatih Erbakan'ın babası rahmetli Necmettin Erbakan çok istemesine rağmen birçok konuda hiçbir şey yapamadan iktidardan düşürüldü, buram buram terletildi. Kendisine karşı 28 Şubat kararları hazırlatıldı ve ne yazık ki o kararlar onun döneminde uygulatıldı. Başka çare de yoktu. Ancak Recep Tayyip Erdoğan, Necmettin Erbakan'a her şeyi dayatanlara karşı tarihi bir direniş gösterdi. Onların bu ülkedeki vesayetini kırdı. Necmettin Erbakan'ı buram buram terletenleri buram buram terletti...
Bugüne kadar bir partinin, bir kesimin lideri olan kişilerin çocuklarının siyaseten başarılı olduklarını gözlemleyemedik. Babası başarılı oldu diye oğlu da başarılı olacak diye bir şey yok. Ancak Fatih Erbakan babasının izinden gider gibi görünüyor. Bazı konularda diğer tüm siyasetçilerden farklı düşünüyor gibi görünüyor. Ama iş icraata geldiği zaman ne yazık ki başkalarından farkını ortaya koyamıyor; örneğin şu ittifak işinde milletin kendisinden beklediğini ortaya koyamadığını net bir şekilde gördük. Peki ne mi olacak? Bu seçimlerde partisi yüzde 2 civarında bir oy alabilir. Daha üstünde bir oy alacaklarını, şartların kendileri açısından hayli cazip olmasına rağmen bugün itibariyle mümkün görmüyoruz. Yüzde 2'nin üzerinde bir oy oranına ulaşırlarsa da bu sürpriz sayılabilir.
Ancak böyle bir durumda kendi partilerine verdikleri her oy ne yazık ki anlam olarak bir hiç olacak; ha barajı aşamayacak bir partiye oy atmak ha o oyu çöpe atmak, aralarında hiçbir fark yok! Fatih Erbakan da Cumhurbaşkanı Adayı olma şerefine erişmiş, bu yönde içindeki ukdeyi ortadan kaldırmış olur. Başka da bir şey olmaz! Fatih Erbakan, kendisine sempati ile bakan ve ileriki dönemlerde kendisine oy vermeyi düşünen belki milyonlarca insanın bakış açısını, kendisine karşı tavrını bugünden olumsuz yönde değiştirdi. Henüz bunun farkında değil. Yıllar içinde yaptığı hatanın hem kendisine, hem partisine hem de ülkeye nelere mal olduğunu görünce belki anlar ama o zaman da iş işten geçmiş olabilir!
Siyasette başarılı olmak isteyenler o gün eline geçen fırsatı bir an önce kullanma iştahından kurtulmak, uzun soluklu planlar yapmak durumundadır. Bunu gerçekleştiremeyen siyasiler fırsat gördükleri durumlarda gelecekte kendisine kat kat fazlasını getirecek sermayeyi harcar, sonraki yıllarda da dizlerini döverler..."
FATİH ERBAKAN'IN KARARINI DEĞİŞTİRMESİNDE CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN İLE GÖRÜŞMESİNİN VE MUHALEFET PARTİLERİNİN ETKİSİ BÜYÜK OLDU
Fatih Erbakan, bu açıklamasından 4 gün sonra bu sefer tam tersine bir açıklama yaptı. Daha önce seçimlere kendi ismi ve logosuyla gireceğini açıklayan Yeniden Refah Partisi, Cumhur İttifakı'na katılmaya karar verdiğini duyurdu.
Karara ilişkin konuşan Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, cumhurbaşkanı adaylığından çekildiğini vurgulayarak şunları kaydetti:
"Bugün Sayın Cumhurbaşkanı ile kendilerinin daveti ile Külliye'de bir araya geldik. Partimizin talepleri konusunda anlaşmaya vardık. Bizzat Sayın Cumhurbaşkanı ile mutabakata varılmış oldu. Yeniden Refah Partisi olarak tüm seçim alanlarında kendi amblemimizle Cumhur İttifakı'nda seçime girme kararı almış bulunuyoruz.
Cumhur ittifakı karşısında kümelenen blok, geçmişte yaşadığımız tecrübeler ve söylemler dolayısıyla ülkemize fayda getirmeyecek bir bloktur. Bu blok ülkemize ve milletimize fayda sağlamayacaktır. Sayın Cumhurbaşkanımız önümüzdeki hafta salı ya da çarşamba genel merkezimize ziyarette bulunacak. Cumhurbaşkanlığı adaylığı sürecimizi de sonlandırmış bulunuyoruz."
Fatih Erbakan'ın ilk açıklamasından sonra kendisini alkışlayan muhalif parti taraftarları ve HDP Gençlik Kolları, bu sefer büyük bir hüzün yaşadılar. Yeniden Refah Partisi'nde bu karar sonrası iki-üç ilçe başkanı istifa ettiğini duyurdu.
FATİH ERBAKAN VE YENİDEN REFAH PARTİSİ, BU KARARLA ÖNEMLİ KAZANIMLAR ELDE EDECEK
Ancak şu kadarını ifade etmek lazım ki Fatih Erbakan, yapılabilecek olan en iyi şeyi yaptı:
Bir kere birlik ve beraberliğe ihtiyaç olan bir zamanda, yaşanabilecek olumsuzlukların mesuliyetini üzerine almadı.
İkincisi, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşülerek birçok maddede uzlaşılması, aslında iktidarın özellikle küreselciler, sözde aşılar ve pandemi gibi meselelerde Erdoğan'ın söylemlerini değiştirebilir. En azından bu saatten sonra Fatih Erbakan tarafından bunlar Cumhur İttifakı çatısı altında gündeme getirilecekler ve iktidar devam ettiği takdirde Erbakan bu konularda iktidar üzerinde etkili olacak.
Üçüncüsü; eğer Fatih Erbakan aday olmasaydı belki Cumhurbaşkanlığı için yeterli imzayı bulacaktı ancak partisinin barajı aşması mümkün olamayacaktı. Eğer ittifak çatısı altında ayrı listelerden girerlerse seçime, bu sefer yine alabilecekleri oyların ne kadar olduğunu görme fırsatını yakalayacaklar. Diğer yandan Cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan'a destek vererek, seçimin kazanılması durumunda iktidarın ortağı, yol arkadaşı olmuş olacaklar. Nereden bakarsanız bakın bu bir kazançtır!
Bir başka husus; Fatih Erbakan ve Yeniden Refah Partisi, önceki kararından dönerek, Erdoğan'ın seçimi kaybetmesi durumunda yaşayabilecekleri pişmanlıktan kurtulmuş olacaklardı. Şimdi o pişmanlığı yaşamayacaklar.
İYİ PARTİLİLERİ RAHATSIZ EDEN HUSUS FATİH ERBAKAN'IN İTTİFAKA KATILMASINDA ÖNEMLİ ETKENLERDEN BİRİSİ OLDU
Bundan sonraki dönemdeki seçimlerde Fatih Erbakan şansını artırdı bize kalırsa. Zira seçimin sonucu ne olursa olsun, seçim öncesinde üzerine düşeni yapmış oldu. Seçime kadar da samimi bir şekilde gayret göstereceklerinden eminiz. Zira Yeniden Refah Partisi tabanının büyük bölümü aynen Fatih Erbakan gibi düşünüyor muhalefetin oluşturduğu blokla ilgili olarak:
"Cumhur ittifakı karşısında kümelenen blok, geçmişte yaşadığımız tecrübeler ve söylemler dolayısıyla ülkemize fayda getirmeyecek bir bloktur. Bu blok ülkemize ve milletimize fayda sağlamayacaktır."
Bize kalırsa Fatih Erbakan'ı Cumhur İttifakına iten en önemli hususlardan birisi de budur. Yani ABD ve Batı tarafından her türlü yol ve yöntemle desteklenen, PKK ve uzantısı örgütlerin de umudu haline gelmiş bir blok haline geldiler ne yazık ki. İYİ Parti'den üst üste yapılan sert açıklamalar aslında bu duruma karşı duyulan isyanın bir göstergesi. Ancak İYİ Parti seçime mevcut ittifaklarında girip alabilecekleri kadar çok oy almak istiyorlar. Garip olan ise İYİ Parti'nin yüzde 20'lerde gezen oylarını aynı anket şirketlerinin birden bire yüzde 10-11 bandına kadar düşürmeleri!