Staj ve Çıraklık Sigortası Mağdurları Federasyonu 14 ilde eş zamanlı olarak hakkını aramak için basın açıklaması yaptılar. Eskişehir Staj ve Çıraklık Sigortası Mağdurları ise Hamamyolu Yediler Parkı'nda açıklama yaptı. Staj ve Çıraklık Sigortası Mağdurları Federasyonu Eskişehir Temsilciliği adına konuşan Ömer Ayıran, “Bizler, Türkiye’nin her köşesinde, 1986 yılında çıkarılan 3308 sayılı yasa ile mağdur edilen stajyerler ve çıraklar olarak hakkımızı arıyoruz. Bizim yaşadığımız, sıradan bir mağduriyet değil; bu, emeğimizin, alın terimizin, yıllarımızın yok sayıldığı bir hak gaspıdır!" dedi.
EMEĞİMİZİ HİÇE SAYIYORLAR
En büyük adaletsizliğin Staj ve Çıraklık Sigortası Mağdurlarına yapıldığını belirten Ayıran, "Biz, çocuk yaşta sanayiye, atölyelere, fabrikalara girenleriz. Yaşıtlarımız oyun oynarken, bizler yağlı tulumlarla motor tamiri yapıyorduk. Okuldan çıkıp iş yerlerine koşan, mesai bitene kadar usta başının emrinde çalışan çocuklardık. O gün bizlere işçi gibi muamele edenler, bugün “siz çalışmadınız” diyerek emeğimizi hiçe sayıyorlar. İşte bu en büyük adaletsizliktir! Bize verilen SGK kartlarımız, bize söylenen erken emeklilik vaatleri, bizlere gösterilen yollar hep büyük bir aldatmacanın parçalarıymış meğer. O kartların arkasında yazan “Sonraki işyerinize bu kartı bildirin” ifadesi, bizlerin birer çalışan olduğunun belgesidir. O gün SGK numarası verdiğiniz insanları, bugün yok sayamazsınız!" ifadelerini kullandı.
HANGİ MAĞDURUN VEKİLİSİNİZ?
"Bizi duymak, bizi savunmak zorundasınız!" diyerek tüm siyasilere seslenen Ayıran şunları söyledi; "Bizim gördüğümüz pencerede: Mağduriyet var, Haksızlık var, Hak gaspı var, Emeğin yok sayılması var, Ucuz iş gücü var, Çalışma var, Maaş var, SGK kartı var, SGK numarası var, Patron var, İş var, işyeri var! Tüm bunları yaşayıp gördüğümüz halde, bugün nasıl olur da bizlere “çalışmadınız” denebilir? Bizleri yok sayan, hakkımızı teslim etmeyenlere soruyoruz: Siz hangi mağdurun vekilisiniz? Daha neyi bekliyorsunuz? Dava arkadaşlarım Bugün burada bir araya gelmemiz, sadece bir mücadele değil, bir direniştir! Sesimizi yükselttikçe, bizleri duymazdan gelenler daha fazla suskun kalamayacaklar! Adalet eninde sonunda yerini bulacak, bizler bu hakkı mutlaka alacağız! Ama o gün geldiğinde, bugün bizleri duymayanlar, bizi yok sayanlar, unutmasınlar ki bizler de onları hatırlamayacağız! Bizleri görmezden gelen siyasilere, adaletin sağlandığı gün kapımız açık olmayacak! Biz hakkımızı istiyoruz! Biz emeğimizin karşılığını istiyoruz! Ve biz, bu mücadeleyi kazanana kadar asla durmayacağız!“