Eskişehirimizi korumak için mücadele ediyoruz
Eskişehir Doğa ve Yaşam Platformu üyeleri Eskişehir’de hayata geçirilmek istenen madencilik faaliyetleri ile ilgili olarak bir AVM önünde yaptıkları açıklamada, gelişmelere tepki gösterdiler. Platform adına açıklama yapan Mert Yedek, “Eskişehir’in havasını, toprağını ve suyunu yaşamsal derecede ilgilendiren vahşi madencilik projelerine yönelik son gelişmeleri” yakından takip ettiklerini belirterek, “Bildiğiniz üzere vahşi madencilik projeleri dört bir yanımızı sardı. Sarıcakaya’da, Alpagut-Atalan’da ve Kaymaz’da topraklarımız yağmalanıyor, yağmalanmak isteniyor. Buna karşın aylardır sokaklardayız, Eskişehirimizi korumak için mücadele ediyoruz” dedi.
Sakarya Vadisi için ümit verici karar
“Sarıcakaya’da yapılması planlanan altın-gümüş madeni projesine karşı TEMA Vakfı, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi ve Ziraat Mühendisleri Odası Genel Merkezi ÇED olur kararının iptali için davalar açmış, bu davalara Eskişehir Çevre Derneği ve Eskişehir Barosu müdahillik taleplerini iletmişti. İdare Mahkemesi 5 Aralık 2024 tarihinde “hukuka aykırılığı açık olan dava konusu işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkânsız zararlar doğabileceğinden itiraz yolu kapalı olmak üzere oy birliği ile proje hakkında yürütmeyi durdurma” kararı verdi” diye konuştu. Yedek açıklamasında“, Mahkeme Sarıcakaya altın-gümüş madeni projesi hakkındaki ÇED gerekli değildir kararını iptal etti. Bu gelişme Sakarya Vadisinin geleceği için son derece ümit verici bir karar” ifadelerini kullandı.
Alpagut-Atalan’da itirazlarımız sürüyor
Mert Yedek daha sonra şunları söyledi; “Bizler Eskişehir’i korumak ve yaşatmak için başlatmış olduğumuz bu mücadelede kararlıyız. Hukuki süreçlerde, sokaklarda doğamızı savunmaya devam edeceğiz, Sakarya Vadisi’ni vahşi madencilik faaliyetlerine feda etmeyeceğiz. Alpagut-Atalan’da yapılması planlanan ETİ Bakır A.Ş.’ye ait siyanürlü altın madeni projesinin ÇED raporu Bakanlığa sunuldu. Bu gelişme, yakın zamanda Ankara’da Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığında İDK toplantısının ön hazırlığıdır. Projenin Eskişehir için ne kadar hayati öneme sahip olduğunun farkındayız. Madenci şirketlere verecek bir karış toprağımız dahi yok. Bu projenin hayata geçmemesi için Bakanlıklara ve ilgili kurumlara itiraz dilekçelerimizi sunduk ve sunmaya da devam edeceğiz.”
Yolumuzdan asla dönmeyeceğiz
Kaymazdaki gelişmeleri de değerlendiren Yedek, “Tüm bu yaşananlar son derece endişe vericiyken birkaç gün önce ÇED olur kararına karşı KOZA Altın İşletmeleri A.Ş.’nin temyiz başvurusunun Danıştay tarafından kabul edildiğini ve davanın reddine karar verildiğini öğrendik. Şirketin temyiz dilekçesi ve maden şirketinin sunduğu uzman raporları baz alınarak yerel Mahkeme’ye sunulan bağımsız bilirkişi raporu hükme esas alınmayarak tamamen şirketin beyanları doğrultusunda taraflı bir karar verilmiştir. Bu karar sonucunda yeniden bir bilirkişi incelemesine dahi gerek duyulmadan şirketin beyanları doğrultusunda, yargı yolu kapalı olarak iki karşı oya karşılık Mahkeme heyeti oy çokluğuyla karar vermiştir. Bu karar sonucunda, hâlihazırda Kaymaz’da altın madenciliği sebebiyle oluşmuş doğa tahribatını ve halk sağlığı tehdidini daha da olumsuz etkileyecek ve Eskişehir’i maden atıklarının depolanacağı bir coğrafyaya dönüştürecektir. Proje kapsamında her gün 149 kamyon cevherin Çanakkale’den Eskişehir’e taşınması istenilmektedir ve dahası sadece Çanakkale değil, Sarıcakaya ve başka birçok ilden çıkartılacak olan cevherin de Kaymaz Altın Madeni’ne taşınması planlanmaktadır. Bu karar bizi yolumuzdan mücadelemizden alıkoyamayacaktır. Eskişehir’in maden çöplüğü haline gelmesine izin vermeyeceğiz, doğayı ve yaşamı savunmaya devam edeceğiz” diye konuştu.