Eskişehir'de Tüm Emeklilerin Sendikası Köprübaşı'ndan Aladdin Parkı'na yürüyerek geçinemiyoruz eylemi gerçekleştirdi. Eylemde konuşma yapan Şanlı Cumhurbaşkanının emekliler yılı olarak ilan ettiği 2024 yılında daha da yoksullaştıklarını belirterek, "Büro Emekçileri Sendikası BES-AR'ın Kasım ayı verilerine göre açlık sınırı 29 bin 100 lira. Bekar bir çalışanın aylık yaşama maliyeti 39 bin 341 lira. Yoksulluk sınırı ise 78 bin 617 lira. Asgari ücret 17 bin 2 lira. Emeklinin aylık maaşı ise 12 bin 500 lira. Sarayın bir günlük gideri 34 milyon 119 bin lira. Sarayın aylık gideri 81.885 emeklinin aylık maaşı ediyor. Böyle adaletsiz bir gelir dağılımı, dünyanın hiç bir ülkesinde yok. Bu verilere göre emeklilerin 12 bin 500 lira aylık maaşla bırakın geçinebilmeyi, karnını doyurmaya bile yetmez. Yetim, dul ve engelilerin durumu ise çok daha kötü ve içler acısı. Cumhurbaşkanın "EMEKLİLER YILI" olarak ilan ettiği 2024 yılında daha çok yoksullaştık. Geçmişte 2008 yılı öncesinde biz çocuklarımıza rahatlıkla bakarken, şimdi bizler çoluk çocuğumuza muhtaç duruma düşürüldük. Belediyelerin açtıkları Lokantalar olmasa, emeklilerin yemek yemeleri bile mümkün değil. Her birimiz, enaz 25-35 yıl çalıştık. Primlerimizi ve vergilerimizi eksiksiz peşin peşin ödedik. Sadaka istemiyoruz. Ödediğimiz prim ve vergilerimizin karşılığı hakkımız olan, insanca yaşanacak aylık maaşımızı istiyoruz. Cumhurbaşkanı başbakan iken yaptığı, anne baba ve iki çocuğunun üç öğün çay simit hesabını bugünde yaparsa, en düşük emekli maaşı ve asgari ücretin ne olması gerektiğini, çok rahat görecektir" ifadelerini kullandı.
Krizi yaratanlar, ülkemizi yönetenlerdir!
En düşük emekli maaşının en düşük memur maaşına eşit olması gerektiğini ifade eden Şanlı, "Bir kere daha ülkemizi yöneten Cumhurbaşkanı ve AKP'nin başını çektiği Cumhur ittifakına çağrıda bulunuyoruz. Açlık ve yoksulluk sınırı belli. Bu verilere göre en düşük emekli maaşı, en düşük memur maaşına eşitlenmelidir. Buda 2024 yılı için 35 bin liraydı. Şimdi 2025 yılı için ise 45 bin lira olmalıdır. Ardından da yoksulluk sınırının üzerine çıkarılması için hemen yasal düzenleme yapılmalıdır. Yasal güvence kapsamında olan haklarımızı yok eden, 2008 yılında yürürlüğe giren 5510 sayılı kanun hemen iptal edilmelidir. İnsanca yaşam haklarımız ve taleplerimizi kapsayacak şekilde yeniden düzelenmelidir. Birinci dereceye gelen tüm kamu çalışanları ayrım yapılmadan 3600 ek gösterge kapsamına alınmalıdır. Memurların maaşlarına yapılan seyyanen artışlar, ayrım yapılmadan tüm emeklilerin maaşlarınada yansıltılmalıdır. İntibak yasası derhal çıkarılmalıdır. Her türlü sağlık hizmeti parasız, çabuk ve ulaşılır olmalıdır. Toplu sözleşmeli sendika hakkımız, yasal güvence altına alınmalıdır. Tüm bu haklar; Yetim, dul ve engellileri de kapsamalıdır. Her bireyin insanca yaşam hakları, Anayasada güvence altına alınmıştır. Siyasi iktidar, herkes için insan onuruna yaraşır adaletli bir gelir dağılımını ağlamakla sorumlusudur. Siyasi iktidar sürekli gündem değiştirerek, yaşanan ekomomik krizin üstünü örtemezler. Krizi yaratanlar, ülkemizi yöneten Cumhurbaşkanı ve AKP'nin başını çektiği Cumhur İttifakıdır. Faturasını da krizi yaratanlar ödemelidir. Suriye gündemiyle ; Yaşanan doğa talanı, yolsuzluk, hak, hukuk, adaletsizlik, işsizlik, yokluk, yoksulluğun üstünü örtemezsiniz. . Halkın seçtiği belediye başkanlarını, yine halk değiştirebilir" şeklinde konuştu.