“Unutmadık, Unutturmayacağız. Bugün, Türk siyasi tarihine kara bir leke olarak geçen 28 Şubat post-modern darbesinin yıl dönümündeyiz" diyen Ertorun, sözlerine şöyle devam etti:
"Hafızalarımızda hala taze olan bu süreç, yalnızca bir hükümeti hedef almakla kalmamış, milyonlarca insanın hayatını doğrudan etkileyen, temel hak ve özgürlükleri ayaklar altına alan bir zulüm dönemine dönüşmüştür.
Biz o günleri yaşayan, üniversite kapılarında gözyaşları içinde bekleyen genç kızlarımızın, sırf inançlarını yaşamak istedikleri için okullarından atılan öğrencilerimizin, işlerinden uzaklaştırılan memurlarımızın, türlü ayrımcılıklara maruz kalan insanlarımızın hikayelerini unutmayanlarız. Başörtülü olduğu için eğitim hakkı gasp edilen, kılık kıyafetinden dolayı hedef gösterilen kadınlarımızın, sadece inancını yaşamak isteyen masum insanların nasıl mağdur edildiğini çok iyi biliyoruz.
"FİŞLENDİK, ÖTEKİLEŞTİRİLDİK"
Kimi zaman bir ikna odasında psikolojik baskıya maruz kaldık, kimi zaman en temel haklarımızdan biri olan eğitim hakkımız için mücadele etmek zorunda kaldık. Fişlendik, ötekileştirildik, baskılarla yıldırılmak istendik. Ama yılmadık! Çünkü biz, inancından vazgeçmeyen, dik duran, milletin iradesine sahip çıkan bir neslin temsilcileriyiz.
28 Şubat sürecini "bin yıl sürecek" sananlar, milletimizin dirayeti ve inancı karşısında yanıldıklarını gördüler. Bugün, milletimizin desteğiyle tüm vesayet odakları tarihin tozlu raflarına kaldırıldı. Ancak bu, mücadelemizin bittiği anlamına gelmiyor. Biz, demokrasimize, özgürlüklerimize, inançlarımıza ve kadınlarımızın haklarına sahip çıkmaya devam edeceğiz.
O gün zulmedenler belki unutulmak istiyor, ama biz unutmayacağız! O karanlık günleri yaşayanların çektiği çileleri, döktüğü gözyaşlarını, uğradığı haksızlıkları unutmayacağız. Ve en önemlisi, unutturmayacağız!
Bugün Türkiye, artık darbecilerin, vesayetçilerin, halkın iradesini yok sayanların değil; milletin, demokrasinin, özgürlüklerin ülkesidir. Ama biliyoruz ki geçmişten ders almazsak, geleceğimizi koruyamayız. Bu yüzden 28 Şubat gibi acı dolu süreçlerin bir daha yaşanmaması için mücadelemizi sürdüreceğiz.
Her zaman söylediğimiz gibi: "Milletin iradesi üstünde hiçbir güç tanımıyoruz."
