Eskişehir Barosu Kadın Hakları Komisyonu ve Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin ortak olarak  düzenlediği "İlham Veren Kadınlar" paneline Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş konuşmacı olarak katıldı. 

“NEDEN LAYIK GÖRÜLMÜYORUZ?”

Panelde kadınların her işi yapabileceğine değinene ve kendi hayatından örnekler sunan Dedetaş, “Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Başkanımız Ayşe Ünlüce’ye çok teşekkür ediyorum. Evim Eskişehir’e geldim ve burada çok mutluyum. Evimdeyim, öyle hissediyorum. Eskişehir’in insanı saran, rahat ettiren bir tarafı var. Bu, biraz da insanıyla ilgili bir durum. Hatta tamamen insanıyla ve şehrin kendi güzelliğiyle alakalı diyebiliriz. Öncelikle beni güzel ağırlayan, bu sevgiyi ve sıcaklığı yaşatan herkese teşekkür ediyorum. Denizcilik ve gemi inşa sektöründe erkek egemen meseleleri hakkında, açıkçası piyasaya çıkana kadar pek bir fikrim yoktu. Çünkü Eskişehirli olmamız ve ailemizin eşitlikçi bakışı sebebiyle, aile içinde hiç “kadın işi, erkek işi” ayrımı yapmazdık. Büyük bir aile içinde büyüdüm. Eğitim hayatım boyunca da kadın-erkek dengesinin farkına varmamıştım. Üniversitede de böyle bir ayrım yoktu. Ancak iş hayatına girince fark ettim ki bazı görünmez bariyerler var. İnsanlar bir tersanede kadın görünce şaşırıyor. Daha sonra yönetici pozisyonuna geldiğimde bu şaşkınlık daha da arttı. 2014 yılında yönetim kurulu başkanı olarak seçildim. 1960’tan bu yana ilk kadın yönetim kurulu başkanı olmuştum. İlk haftalarda bu konuyu kapatmak istedim çünkü “Kadın yönetici oldu!”, “Kadın şu pozisyonda!”, “Kadın şöyle!” gibi vurgular beni rahatsız ediyordu. Erkek yönetici olduğunda kimse şaşırmazken, kadın olduğunda sanki uzaydan gelmişiz gibi bir tepkiyle karşılaşıyoruz. Öte yandan, böyle bir ilgi görmek elbette güzel ama düşündüğümüzde bu durumun altında bir eşitsizlik yatıyor. Erkekler aynı pozisyonda herhangi bir övgü almazken, kadınlar büyük bir takdir görüyor. Bu da beni düşündürüyor: “Neden layık görülmüyoruz? Neden hâlâ şaşırtıcı bir durum olarak algılanıyor?” şeklinde konuştu. 

ÖNEMLİ OLAN DENGEYİ SAĞLAMAK

Karadenizlilerden Başkan Ataç’a ziyaret Karadenizlilerden Başkan Ataç’a ziyaret

Belediye başkanlığı yapmaya başladığı andan itibaren de kadın erkek eşitliği konusunda problemler ile karşılaştığını belirten Dedetaş, “ Aynı işi yapıyoruz, aynı sorumlulukları üstleniyoruz ama erkek olduğunda şaşırmıyoruz, kadın olduğunda şaşırıyoruz. Belki de kendimizi o pozisyonlara yeterince layık görmüyoruz ya da önümüz açılmıyor. Bu konuları ayrıca konuşabiliriz. Yönetime seçildiğimde bana “Kadın kolları kuralım.” önerisi geldi. Ben de, “Erkek kolları yoksa kadın kolları da kurmayacağız.” dedim. Çünkü önemli olan, dengeyi sağlamak ve fırsat eşitliğini gözetmek. Kadınların yalnızca belirli pozisyonlarla sınırlandırılmasını doğru bulmuyorum.

2019’da İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde Şehir Hatları Genel Müdürü olarak atandım. Bu göreve gelmemde, Ekrem İmamoğlu başkanımızın eşitlikçi bakış açısının büyük etkisi oldu. Bu anlayış sayesinde İstanbul’da birçok şey değişti. Daha önce hiç kadın personel alınmamış gemi pozisyonlarında ilk kadın çalışanları işe aldık. Yıllarca elenen CV’leri inceledik ve sadece kadın oldukları için işe alınmamış, yeterliliği tam olan başvurularla karşılaştık. 5 yıl içinde şehir hatlarında kadın istihdamı yüzde 290 arttı. Ama bu da yanıltıcı olabilir; çünkü genellikle çağrı merkezi, sekreterlik ve asistanlık gibi pozisyonlarda kadınlar değerlendiriliyordu. Biz bu algıyı da yıktık ve üst yönetimden alt kadrolara kadar kadın istihdamına önem verdik. Bu noktada en kritik konu, en üstteki liderin vizyonu. Eşitlikçi bir lider anlayışı, kurumu baştan sona değiştiriyor. Çünkü şirketin yönetim tarzı, sadece bir kişinin değişimiyle tamamen farklı bir kültüre evrilebiliyor. Genel olarak, kadınlar iş hayatında hâlâ görünmez engellerle karşılaşıyor. Hepimiz iyi eğitimler alıyoruz, yüksek lisans yapıyoruz ama bir toplantıda kadınların sesi bazen duyulmaz oluyor. Aynı şeyi bir kadın söylese dikkate alınmazken, bir erkek söylediğinde önemli bir fikir gibi algılanabiliyor. Avukatlıkta da, mühendislikte de, pek çok sektörde bu yaşanıyor. Bir diğer önemli konu ise kadınların başarı çıtasının erkeklerden çok daha yüksek olması. Aynı pozisyondaki bir erkek için 10 üzerinden 5 yeterliyken, bir kadın için 9-10 olmak zorunda. Başarı kriterleri konusunda kadınlara inanılmaz bir baskı uygulanıyor. Kadınlar başarılı olmak zorunda, çünkü aksi halde varlıkları bile sorgulanıyor. Bu baskıyı nasıl aştım? Öncelikle, karşımızdaki insanın bakış açısını değiştiremeyiz. Eğer bir kişi zaten kadınları görmezden geliyorsa, bir konuşmayla fikrini değiştiremeyiz. Bu yüzden ben işime odaklanmayı seçtim. İşimi en iyi şekilde yaparak saygı görmeyi başardım” ifadelerini kullandı. 

HAK EDEREK BİR YERLERE GELMEK

“Kadın olmak dezavantaj olabilir ama liyakat ve iş bilgisi her zaman en büyük gücümüzdür. Önemli olan, sadece kadın olduğumuz için değil, hak ettiğimiz için bir yerlere gelmek” diyen Dedetaş şunları söyledi; “Şehir Hatları’nda genel müdür olarak göreve başladığımda bir personel benimle görüşmek istedi. Çarkçı pozisyonunda çalışan bir makineciydi. Genellikle genel müdürle görüşmekten çekinen bir kültür vardı ama bu kişi rahat bir şekilde yanıma geldi ve “Sen kadın, genç falan geldin ama bakalım ne yapacaksın?” dedi. Normalde böyle bir tavra karşı sert bir tepki verilebilir ama ben dinlemeyi tercih ettim. Yaklaşık 20 dakika onu dinledim. Sonra, onun çalıştığı gemideki tüm teknik eksiklikleri bildiğimi göstererek konuşmaya başladım. En sonunda kapıdan geri geri çıktı ve “Seni yetiştiren ana babadan Allah razı olsun. Başımızdan böyle bir genel müdür geçmedi.” dedi. Buradan şunu çıkarabiliriz. Kadın olmak dezavantaj olabilir ama liyakat ve iş bilgisi her zaman en büyük gücümüzdür. Önemli olan, sadece kadın olduğumuz için değil, hak ettiğimiz için bir yerlere gelmek. Benim de temel bakış açım budur. Karar verici pozisyonda olduğumuzda da fırsat eşitliğini gözetmeli, liyakati ön planda tutmalıyız. Belediye başkanlığına gelirken de “Üsküdar’da kadın aday kazanamaz.” denildi. Ama kazandık. Artık bu kalıpların kırıldığını düşünüyorum. Belediyede 31 yıldır zabıta personeli olarak çalışan bir kadın vardı. Yıllardır sayısız erkek yönetici gelip geçmiş ama o hiç değerlendirilmemişti. Liyakati tam olmasına rağmen, fark edilmemişti. Onu çağırdım, konuştuk ve şu an kendisi zabıta müdürü. Aynı şekilde belediyede 11 kadın müdür atadık. Ama sadece kadın oldukları için değil; hak ettikleri için. Kadınları belirli pozisyonlara sıkıştırmadan, gerçekten hak eden herkesin eşit değerlendirilmesi gerekiyor. Ben kendi hayatımda da hep bu anlayışı benimsedim ve uyguladım.”
 

Muhabir: Esra KAHYA