Kendi bor’umuzu kendimiz çıkarıyoruz

Umut Rallas kimdir? Bize biraz kendinizden bahsettikten sonra şehrimizde çıkarılan bor ile ilgili bilgi verir misiniz?

1990 Eskişehir doğumluyum. İlköğretim, ortaöğretim ve lise eğitimimi Eskişehir’de tamamladım. Sonrasında da İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Mühendisliği bölümünü bitirdim. Akademik eğitimim sonrasında yine Eskişehir’de aile işletmemiz olan endüstriyel mineraller üzerine çalıştığımız firmamızda işlerimize devam ettim. Eskişehir Genç İş İnsanları Derneği yönetim kurulu üyesiyim. Bu noktada ESGİAD önderliğinde kurmuş olduğumuz Eskişehir Bor Platformu’nun sözcülüğünü yönetmekteyim. Eskişehir açısından aslında bor şu noktada çok önemli çünkü dünya rezervinin yüzde 72,9’unu elimizde bulundurduğumuz bir mineral söz konusu. Eskişehir’de Seyitgazi bölgemizdeki Kırka ilçesinde bu rezervin yüzde 60’ı bulunmakta. Dolayısıyla da en büyük borik asit üretimini biz aslında Eskişehir’de üretmekteyiz. 1861 yılında ilk Maadin Nizamnamesi yani Maden Kanunuyla 1865’de bu coğrafyada ilk bor çıkarma yetkisi Fransızlara veriliyor ancak daha sonrasında Cumhuriyetle beraber Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü’nün (MTA) kuruluşuyla birlikte aramaların artması ile 1960’lı yıllardan itibaren tamamen yerlileştirerek kendi borumuzu kendimiz çıkarabiliyoruz. Şu anda dünya piyasasında yüzde 50’lik bir ticaret hacmine sahip ülkeyiz.

Bu şehre bir vefa borcumuz var

Bor madeni ile ilgili neden böyle bir platform kurma amacınız oldu? Şu ana kadar hangi çalışmaları sürdürdünüz, ileriki dönemde ne gibi planlarınız var?

Platformumuzun temelleri 2022 yılında atıldı. Her şey ESGİAD başkanı Ulaş Entok’un bir sorusuyla başladı dedi ki ‘Eskişehir’de borlu ürün üreten bir fabrika var mı?’ Şimdi biz bunu düşündüğümüzde ve daha sonra araştırmalarımızı derinleştirdiğimizde ne yazık ki gördük ki bor üzerine çalışma sayısı, bor üzerine çalışan akademisyen sayısı bile Eskişehir için çok az çünkü hem rezerv olarak hem üretim kapasitesi olarak Eskişehir borun dünyada merkezi. Bu şehre bir vefa borcumuz var diyerek şehrin gençleri olarak elimizi bu sefer tabiri caizse bor taşının altında koymak istedik ve Eskişehir Bor Platformu’nu kurduk. Genelde dernekler bu şekilde platform kurarken başında dernek ismini koyarlar ama biz bilinçli bir şekilde Eskişehir Bor Platformu dedik çünkü bu şehrin platformu. Sadece şehirde faaliyet gösterecek anlamı çıkmasın, tamamen ulusal ve uluslararası çalışmalar yapacağımız ama Eskişehir’i merkeze aldığımız bir platform olacağız. Bu aşamada da ilk olarak ETİ Maden Genel Müdürlüğü’müz ile görüştük, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’ndan yetkililer ile görüştük. Altyapı çalışmalarımızı yaptık. Ticaret Odası, Sanayi Odası, Organize Sanayi Bölgesi, ilgili meslek odaları, Kadın Girişimci Kurulu ve üniversitelerimiz gibi aslında bütün bu platforma katkı sağlayabilecek bütün paydaşları bir araya getirdik. Nitekim Mart 2023’te de ilk basın lansmanımız ile birlikte çalışmalarımıza başladık. Platformumuzda ilk 1 senemiz altyapı çalışmalarımızı tamamlamakla özellikle öğrenci arkadaşlarımızın bu platforma dâhil edilmesiyle ve akademisyen hocalarımızın da çalışmalarını bir noktada derlemekle geçti. Bu bir eksiklik çünkü biz bor ile ilgili bir araştırma yaptığımızda neyi nerede bulacağımızı anlayamadık. Bu bizim akademik yetersizliğimizden mi kaynaklanıyor diye düşündük fakat maalesef bor üzerine yapılmış özelleştirilmiş bir çalışma olmadığını gördük. Bununla ilgili öğrenci arkadaşlarımızla bir ekip kurduk. Şu anda platformumuzun içerisinde 150’ye yakın öğrenci arkadaşımız aktif olarak çalışıyor. Bitirme projelerini, dönem ödevlerini hatta yüksek lisans çalışmalarını bor üzerine yapan arkadaşlarımızı da biz platform olarak destekliyoruz. Bahsettiğim odaların başkanları ile görüşmeler gerçekleştirdik ve hepsinin de tam desteğini almış durumdayız.

Yapmak istediğimiz projeler tarafında bizim amacımız, akademi, sanayi ve kamuoyu üçgeninde, biz iletişim ve girişim çalışmalarını desteklemek istiyoruz. Bunu da nasıl yapacağız aslında çok net bir şekilde ifade edebilirim, bor konusu hakikaten bir soru işaretiydi ancak özellikle son 10 yılda hem devletimizin bu konudaki üstün çabaları hem ETİ Maden’in gerçekleştirmiş olduğu ciddi yatırımlar bu noktada bor mineralini çok farklı bir noktaya getirdi. Biz bundan 10-15 yıl önce sadece borik asite kadar üretebilirken bugün artık bor karbürü üretebiliyoruz. Bu da bize şöyle bir avantaj sağlıyor; yıllık 4 milyon tonluk bir satış miktarı söz konusu, buradan da elde edilebilecek gelir ortalama 2 milyar dolar seviyesinde. Biz Türkiye olarak ETİ Maden’in yapmış olduğu ihracatta zaten 1.2 ile 1.4 milyar dolar arasında yıldan yıla değişmekle birlikte bir gelir elde edebiliyoruz. Fakat dünyadaki bütün bor ürünlerini satabiliyor olsak bile yine geleceğimiz nokta maksimum 600 milyon ya da 800 milyon dolar. Fakat eğer siz ürüne dönüştürürseniz farklı bir boya yaptınız, farklı bir yalıtım malzemesi yaptınız bu sefer oradaki potansiyel şuralara ulaşıyor; sadece bor karbürde üretilen ürünlerin dünyadaki yıllık pazarı 60 milyardır diğer ürünleri eklediğimizde 100 milyara varıyor. Biz hedef olarak şunu koyduk; 1.3 milyar dolardan 100 milyar dolara kadar yol var bu yol hem akademiyle hem kamuyla hem sanayiyle döşenirse ancak başarıya ulaşabilecek bir yol. O yüzden bizde bu yolda önce şehrimiz sonrasında da ülkemiz ne kadar fazla pay alabilirse o kadar başarılı olmuş olarak göreceğiz kendimizi.

Nadir elementler osb’si kurulmalıdır

Eskişehirlilere ve sektörle ilgilenenlere mesajlarınız nelerdir?

Öncelikle Eskişehir milliyetçisiyim. Şehrimiz Türkiye’nin aslında bir minyatürü gibi ülkemizde bulunan her maden neredeyse her tarım ürünü Eskişehir’de de yetişiyor işte mikroklimada bizim bugün çok güzel kirazımızda var, elmamızda var. Dolayısıyla aynı şey madenler içinde geçerli ve bugün biz aslında platform olarak şunu da görmüş olmaktan çok mutluyuz; Eskişehirliler hiçbir şekilde madene karşı değiller. Eskişehirlilerin karşı çıkmış oldukları şey şu; mevcut potansiyelimizi tam anlamıyla değerlendirememek mesela bizim projelerimizin içinde bu da var bir bor danışma masası kuracağız. Bunu şehirde belli periyodik aralıklarla birlikte öğrenci arkadaşlarımızı da bu işe dâhil ederek bor konusunda doğru bilinen yanlışları anlatmaya çalışacağız. Gelsinler orada sorsunlar mesela işte bin km giden araç hikâyesi vardır ama bunun temeli borun hidrojen tutucu özelliğinden kaynaklanmalıdır bilgisini biz birebir hemşerilerimize aktarmak istiyoruz. Şunu da belirtmek isterim; biz Bor ve Nadir Toprak Elementleri İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’nin mutlaka ve mutlaka Eskişehir’de kurulmasını istiyoruz. Çünkü kaynak burada ve eğer biz teknolojisini de burada geliştirirsek o zaman gerçekten ulaşabileceğimiz katma değerin hudutları yok. Yıllardır biz bunu söylüyoruz, hatta farklı mecralarda farklı kişilerde söylüyor. Türkiye’nin mutlak suretle katma değer üretim yapması gerekiyor evet buna yüzde 100 katılıyorum ama bu katma değerle üretimi yaparken de tamamen ithalata bağlı bir ürünü getirip istediğiniz katma değeri içerisine koyun eğer günün sonunda hammadde sizde yoksa olmaz. Mesela biz bunu pandemi de yaşadık her ülke kendi canının derdine düştü. Dolayısıyla kendi kendine yetebilen ülke olmanın yanı sıra, kendi kendine yetebilen bir şehir olmamız lazım ve hatta cari fazlası olan bir şehiriz, bu nedenle bizim bor konusunda araştırma merkezi projemiz var. Bu projenin içerisinde bor kuluçka merkezini de barındıran borla ilgili girişimde bulunmak isteyen genç olsun, tecrübeli olsun herkesi destekleyecek bir altyapıyı kurduğumuzu söyleyebilirim. Eskişehirli hemşerilerimize de bu konuda hem madencilik hem bor konusunda şunu diyebilirim ne olur destek versinler biz iletişime çok açığız her türlü konuda her türlü soruda bizlere ulaşmaktan çekinmesinler. Platformumuzda yer alan arkadaşlarıma buradan çok teşekkür ediyorum tamamen gönüllülük esaslı bir çalışma yürütüyoruz. İçlerinde madencilik alanında faaliyet gösteren arkadaşlarım olmakla birlikte madencilikle hiç ilgilenmeyen arkadaşımda var ancak bu noktada tamamı gerçekten büyük bir emek sarf ediyorlar. Sizlere de ilginiz ve desteğiniz için teşekkür ediyorum.

İlker GÖKCE

Kaynak: 2Eylül Haber