GELİNCİKLER AÇMAYA DEVAM EDİYOR
Uykusunu kaçıran, saatlerce öylece baktığı, çok derin düşüncelere dalıp gittiği zamanları olur insanın. Çarşamba gecesi aldığım bir haber bende bu etkiyi yarattı.
Bir insan sevdiklerine, vatanına faydalı olabilmek için hangi ölçüde fedakarlık yapabilir. Bu konuda sınır hudut tanımayanların mesleğidir askerlik. Şehadete gönüllü olmaktır. Bir çoğumuzun hiç farkında dahi olmadığı, bizler kızgın kumlardan serin sulara atlarken vatanımıza, milletimize ihanet içinde olanların peşine düşen, varlığını Asil Türk Milletinin varlığına feda edenlerin ve onların onurlu eşlerinin, evlatlarının, gözyaşlarını içine akıtan ana babalarının mesleğidir. Bazı meslekler iş değil yaşam şeklidir. Ömrüdür o koca yürekli insanların. Toprağa serpilmiş gelincik tohumları, açacağı, ruhunun ölümsüzler ordusuna katılacağı günü bekler. Dün gece Türkiyemin bir gelinciği açtı. Jandarma Kıdemli Başçavuş Şahin ÇINAR.
Antalya Konyaaltı Çakırlar Bölgesi Üçoluk Köyü yakınlarda, 2011 yılında, bölgeye yuvalanmaya çalışan terör örgütü mensuplarına müdahale esnasında çıkan çatışmada yaralanan ve 2011 yılından bu yana evinde bitkisel hayatta yoğun bakım altında olan Kahramanımızın şehadet haberini aldım Çarşamba gecesi.
Bir o kadar koca yürekli Türk Kadını saygı değer eşi Ayten Hanım. Bir gelincik misali özenle kendi elleriyle baktı on dört yıldır bitkisel hayatta olan gözünün bebeği biricik eşine. Ne zaman hatırını sormak için uğrasam derin acısına rağmen, aydınlık pırıl pırıl parlayan tatlı tebessümleriyle karşıladı beni Ayten Hanım ve özenle hayata hazırladığı tek evladı sevgili Gamze. Sevgili dostum, sevginin emek vermek, her haliyle her daim sevdiğinin yanında olmak olduğunu anlatan gönlü güzel kendi güzel Ayten Hanım. Benim akıllı, yüce gönüllü her baktığımda hayata karşı güler yüzlü güçlü duruşuyla, başarıları ile gurur duyduğum kızlarım gibi sıcacık bakan Gamzem. İçtiğimiz suyu, soluduğumuz havayı borçlu olduğumuz, güzel Türkiyemi bize vatan yapan tüm şehitlerimizden ve Şahin Astsubayımızdan Allah'ım razı olsun mekanları cennet olsun.
Dilek Özfidan
RESİM DEFTERİ
Beyaz defterlere, resimler çizdik,
Maviden yeşile, boyalar seçtik.
Dağların sırtına, ağaçlar diktik,
Gülen çocuklardık, güneş biliyor.
Kırlarda çicekler, sulu kök tuttuk,
Mevsimin rengine, şarkılar kattık.
Dereden denize, kuşlarla uçtuk,
Gülen çocuklardık, güneş biliyor.
Kelebekler uçtu, çocuk kalplerde,
Mutluydu resimler, küçük ellerde.
Beyazdı umutlar, sevgi içinde,
Gülen çocuklardık, güneş biliyor.
Yağmur kar yağsada, güneş hep vardı,
Kara bulut çökse, gökten gülerdi.
Penceler bacalar, sevinç tüterdi
Gülen çocuklardık, güneş biliyor.
Boyadık ne varsa, kurumaz renkler
Sessizce gülümser, resim defterler
Mevsimler geçerken,soldu çocuklar
Gülen çocuklardık, güneş biliyor..
Yurdanur İŞLEYEN
Şikayetimiz var!
Bu yola park yasağı getirilemez mi?
Şehir Hastanesi Eskişehir’in en önemli sağlık kuruluşlarından birisi. Devasa bir alana sahip. Günde söylenenlere göre 12 bin kadar insanın muayeneye veya tedaviye geldiği bu sağlık kuruluşunun her bir bölgesinde otomobiller için park alanları mevcut. Açık ve kapalı otopark alanları ile modern bir konuma sahip Şehir Hastanesi’nin etrafındaki yolun kenarına yapılan parklar konusu ise tam anlamıyla büyük sıkıntı kaynağı. Köy Hizmetleri Camii ile eski Özel İdare alanı arasında kalan yol boyuna yapılan parklar yüzünden sürücüler burada gerçekten zor anlar yaşıyor. İnsanların buldukları en müsait yere araçlarını park etmeleri yüzünden burada trafik zaman zaman zora giriyor. Bu kadar geniş alanda bile trafik akışını zorlaştırmak galiba ancak bizim gibi insanların işi olmalı. Bence buradaki trafik akışında yaşanabilecek riskleri azaltmak için yol boyunca park yasağı getirilmeli diye düşünüyorum. Bu konuda yetkililerin g erekli incelemeleri yapıp gereğini yapacaklarını umut ediyorum.
Kazım Güçlükaynak
2Eylül Gazetesi yazarına sürpriz kutlama
62 yaşına giren gazetemiz yazarı Can Hacıoğlu sürpriz doğum günü kutlaması düzenlendi. Odunpazarı semtindeki tarihi fırında düzenlenen doğum günü kutlamasında konuşan Hacıoğlu mutluluklarımı dile getirerek fırın sahibi ve muhtara teşekkürlerini iletti.
Bizde buradan Can Hacıoğlu’nun doğum gününü tekrardan kutluyoruz.
Ona
Uzun boyun göğe uzanır gibi,
Esmer tenin bir yaz akşamı gibi.
Sesin dalgalanır içimde usulca,
Bir öğretmen dokunuşu gibi.
Tahtaya yazdığın her kelimede,
Adını fısıldar sessizce harfler.
Ben seni izlerken gizlice,
Aklımda sevdan, elimde defter.
Gülüşün baharı getirir sınıfa,
Gözlerin yıldızlar gibi parlar.
Kim bilebilir ki ders ortasında,
Aşkın defterime düştüğünü?
Barış, adın gibi huzur dolusun,
Bildiğim en güzel ezber gibi.
Öğrettiğin her şeyden öte,
Kalbimde sevdan en derin bilgi.
Mia
Kampüs haberleri
-Diyanet Akademisi Başkanı Doç. Dr. Enver Osman Kaan, İdari ve Mali İşler Daire Başkanı Turgut Tunç, Dini İhtisas Merkezi Müdürü Mehmet Keleş, Eskişehir İl Müftüsü Muharrem Gül; Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel’i makamında ziyaret etti. Ziyarette Anadolu Üniversitesi Bilgisayar Araştırma ve Uygulama Merkezi (BAUM) Müdürü Prof. Dr. Köksal Büyük, Genel Sekreter Yardımcısı Abdurrahman Şafak, İdari ve Mali İşler Başkanı Halil Yetim de yer aldı.
Görüşmede Doç. Dr. Enver Osman Kaan, Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel’i Diyanet Akademisi’nin işleyişi hakkında bilgilendirdi. Doç. Dr. Enver Osman Kaan Rektör Adıgüzel’e çalışmalarında başarılar dilerken Rektör Adıgüzel ise ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek Doç. Dr. Kaan ve beraberindeki ekibine nazik ziyaretleri için teşekkür etti. Ziyaret, hatıra fotoğrafı çekiminin ardından sona erdi.
-Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi (GSF) kuruluşunun 40. yılı etkinlikleri kapsamında 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne özel anlamlı bir etkinliğe ev sahipliği yaptı. Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Seramik ve Cam Tasarımı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Elif Aydoğdu Ağatekin’in katılımıyla gerçekleştirilen “Türkiye’de Kadın Olmayı Anlatan Seramikler” başlıklı söyleşide sanat ve toplumsal cinsiyet temaları ele alındı.
Prof. Dr. Aydoğdu Ağatekin kadın temalı seramik eserleri üzerine akademik ve sanatsal bir bakış sundu
Söyleşide Prof. Dr. Elif Aydoğdu Ağatekin, Türkiye’de kadın olmanın sanatsal bir ifade biçimi olarak seramik sanatındaki yansımalarını değerlendirerek, kadın temalı seramik eserleri üzerine akademik ve sanatsal bir bakış sundu. Prof. Dr. Aydoğdu Ağatekin ayrıca katılımcılara sanatsal üretim sürecinde kadın temsili üzerine düşünme ve tartışma olanağı sunarak kuramsal anlamda farklı düşünme biçimleri kazandırdı.
GSF’nin 40. yıl etkinlikleri kapsamında gerçekleştirilen ve öğretim üyeleri ile öğrencilerin yoğun ilgi gösterdiği söyleşi, kadın kimliğinin seramik sanatındaki anlatım gücüne odaklandı.