Medipol Üniversitesi Pendik Hastanesi’nden İç Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Rıdvan Sivritepe, su tüketiminin genel sağlık üzerindeki etkilerini detaylandırdı: “Su, vücudun temel yapı taşlarından biridir ve hücrelerin işlevi için gereklidir. Yeterli su alımı metabolizmayı düzenler, vücut ısısını dengeler, besin maddelerinin taşınmasına yardımcı olur ve atık maddelerin vücuttan atılmasını sağlar.”

Dehidratasyon riskine dikkat

Kronik hastalıklara sahip bireylerde dehidratasyon riskine dikkat çeken Sivritepe, “Kronik hastalığı olan bireylerde dehidratasyon riski yüksektir. Diyabet hastalarında yüksek kan şekeri, idrarda artmış su kaybına yol açarken, böbrek hastalarında sıvı dengesizliği sorun olabilir. Dehidratasyon, bu hastalarda böbrek yetmezliği, elektrolit dengesizliği, düşük kan basıncı ve genel yorgunluk gibi ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. Erken dönemde dehidratasyonun fark edilmesi, bu komplikasyonları önlemede kritik önem taşır.” şeklinde konuştu.

Su tüketimini kilonuza endeksleyin

Fadime Arslan: Katillerini tanıyoruz! Fadime Arslan: Katillerini tanıyoruz!

Günlük su tüketim miktarları hakkında bilgi veren Doç. Dr. Sivritepe, “Genel olarak, sağlıklı bireylerde günlük su ihtiyacı 2-3 litre civarındadır. Örneğin, 70 kilo olan bir kişinin yaklaşık 2,5 litre su tüketmesi gerekmektedir. Ancak kronik hastalığı olan bireylerde bu ihtiyaç hastalığın türüne ve tedavi sürecine göre değişiklik gösterebilir. Böbrek hastalarında sıvı alımı kısıtlanırken, diyabet hastalarında artırılabilir. Günlük su ihtiyacını belirlemek için bireyin kilosu, aktivite düzeyi ve mevcut sağlık durumu göz önünde bulundurulmalıdır.” dedi.

Yetersiz su tüketimi hastalıkları tetikliyor

Kronik hastalıklar açısından su tüketiminin önemine değinen Doç. Dr. Rıdvan Sivritepe, “Kronik hastalıklar, uzun süreli ve genellikle ilerleyici seyir gösteren sağlık sorunlarıdır. Bu hastalıklar bireylerin genel sağlık durumunu, yaşam kalitesini ve günlük yaşam aktivitelerini önemli ölçüde etkiler. Kronik hastalıkların yönetiminde su tüketimi büyük bir rol oynar. Kalp hastalıkları, özellikle hipertansiyon ve kalp yetmezliği durumlarında, sıvı dengesi dikkatli bir yönetim gerektirir. Yetersiz sıvı alımı, kan hacminin azalmasına ve dolayısıyla kalbin yükünün artmasına neden olabilir. Dehidratasyondurumları, kalp ritim bozukluklarına yol açabilir.” ifadelerini kullandı. Ayrıca, diyabet, böbrek hastalıkları ve obezitedeyeterli su tüketiminin eklem sağlığına da katkı sağladığını belirtti.

Kaynak: İHA