AK Parti Eskişehir'de yeni yönetim Yürütme Kurulu çalışmalarına başladı AK Parti Eskişehir'de yeni yönetim Yürütme Kurulu çalışmalarına başladı

Kampanya hakkında bilgi veren Kökoğlu, “Bildiğiniz gibi her geçen gün işçi ve emekçilerin çalışma koşulları kötüleşiyor, güvencesiz çalışma, başta fabrikalar olmak üzere iş yerlerinin ‘normali’ haline geliyor. Ücretler baskılanıyor, yılın ilk ayında olmamıza karşın neredeyse açlık sınırında belirlenen asgari ücret 2025 yılının; açlık ve sefalet yılı olacağını bizlere şimdiden gösteriyor. Tüm bu koşullarda sendikalarını eyleme, greve zorlayan; ek zam ve sendikal haklarının tanınması için direnişe geçen işçilerin karşısına ilk dikilen ise AKP hükümeti ve onun yasa tanımazlığı oluyor” dedi. 
Kampanyalarını 3 ana başlıkta sıralayan Kökoğlu, güvenceli iş, keyfi uygulamaların engellenmesi gerektiğini, koşulsuz ve barajsız sendika ile yasaksız, sınırsız grev hakkının varlığına dikkat çekerek, şöyle devam etti: 
“Grev işçilerin en temel mücadele araçlarından biridir. Ancak ülkemizde grev ancak hükümetin izin verdiği kadar yapılabilir. Anayasada yer almasına rağmen ülkemizde fiili olarak grev hakkı gasp edilmiştir. AKP iktidarları 2003-2024 yılları arasında 22 grevi ‘milli güvenliği bozduğu’ gerekçesiyle yasaklamıştır. Bu yasaklar 200 bine yakın işçiyi doğrudan etkilerken, asıl etkisini bütün işçi sınıfına yönelik bir saldırı olarak göstermiştir. Grevin yapılamayacağı, grev kararı alınsa bile zaten yasaklanacağı fikri, neredeyse tüm iş kollarındaki toplu iş sözleşme süreçlerini ve hak alma mücadelelerini olumsuz etkilemiştir. Bu nedenle diyoruz ki; Yürütmeye grev yasaklama yetkisi veren ve işçilerin grev hakkını gasp eden maddeler Anayasadan kaldırılmalı, mevzuat buna uygun şekilde yeniden düzenlenmelidir.  Emek Partisi olarak ülkenin dört bir yanında işçiler arasında yürüttüğümüz çalışmada bahsettiğimiz bu sorunlara her geçen gün daha fazla tanık oluyoruz. İşkolu ya da sektör farkı olmaksızın benzer sorunları yaşayan işçiler, içinde bulundukları çalışma ve yaşam koşullarından kurtulmanın bir yolunu arıyor.  Sorunların bu kadar genelleştiği ve başta işçiler olmak üzere toplumun tüm kesimleri için yakıcılaştığı bir toplamda, aradığımız çıkış yolu ancak birleşik ve örgütlü bir mücadelenin açacağı bir yoldur. Bu nedenle merkezi düzeyde başlattığımız kampanyamızın Eskişehirli işçi emekçilere ulaşması için bugünden itibaren var gücümüzle çalışacağız. Eskişehir’de faaliyet yürüten tüm sendika temsilcilerine, yöneticilerine, emek ve meslek örgütlerine, hukukçulara, akademisyenlere, gazetecilere ve elbette ki işçilere çağrımız da bu kampanyayı her birlikte örgütlemek ve işçi sınıfının iş, ekmek, özgürlük mücadelesinin önündeki tüm engelleri hep birlikte kaldırmaktır.”

Muhabir: İlksen Akkan