Eskişehir Teknik Üniversitesi (ESTÜ) Yer ve Uzay Bilimleri Enstitüsü Araştırma Görevlisi Sunay Mutlu, “Ege Denizi'nde son zamanlarda artan sismik aktivite, bilim insanları arasında farklı görüşlerin ortaya çıkmasına neden oldu. Yunan bilim insanları, depremlerin volkanik kökenli olmadığını ve doğal sismik hareketlerden kaynaklandığını savunurken, Türk bilim insanları ise depremlerin yüksek yoğunlukta volkanik kökenli olduğunu iddia ediyorlar” dedi. Yunan bilim insanlarının bölgedeki çok sayıda sismik istasyon ve bağlantı ağı sayesinde daha fazla deprem kaydettiklerini, bu yüzden Ege'deki sismik aktiviteyi daha net bir şekilde izleyebildiklerini belirten Mutlu, “Türk bilim insanları ise bu tespitlere karşı çıkarak, bölgedeki depremlerin volkanik etkilerle ilişkili olabileceği görüşünü savunuyorlar” ifadelerini kullandı.
“Benzer deprem fırtınaları olmuştu”
Mutlu, Türkiye'nin kıyılarına oldukça yakın bir mesafede bulunan Aydın ve Bodrum gibi bölgelerin bu depremlerden etkilenebileceğine dikkat çekerek, “Özellikle Bodrum’daki sismik aktivitelerin geçmişte büyük etkiler yarattı. 1956 yılında gerçekleşen büyük bir deprem, Bodrum’da 1-2 metreye kadar tsunamilere yol açmıştı” şeklinde konuştu. 2010-2011 yıllarında da benzer bir deprem fırtınası olduğunu aktaran Mutlu, “O dönemde, Ege Denizi’nde meydana gelen ardışık depremler ve büyük sismik hareketler, Bodrum kıyılarında ciddi endişelere yol açmıştı” dedi.
Ege Denizi'nde artan sismik hareketlerin dikkatle izlenmesi gerektiği ve olası tsunami gibi etkilerin önceden öngörülebilmesi adına önlemlerin alınması gerektiği ifade eden Mutlu konuşmasını şu sözlerle bitirdi: “Özellikle kıyı bölgelerinde yaşayan halkın bu konuda bilinçlenmesi büyük önem taşıyor. Bu tür olayların daha büyük felaketlere yol açmaması için erken uyarı sistemlerinin ve risk analizlerinin güçlendirilmesi gerekiyor”