“VİCDANA VE HUKUKA AYKIRI”
Baro Hizmet Binası’nda açıklama yapan Eskişehir Barosu Hayvan Hakları Komisyon Başkanı Ozan Akbe, bu yasa hazırlanırken, konunun uzmanları ve sivil toplum kuruluşlarının uyarılarının dikkate alınmadığını, bilime, vicdana ve hukuka aykırı düzenlemelerin yürürlüğe sokulduğunu söyledi.
Yıllardır yerel yönetimler tarafından ihmal edilen kısırlaştırma ve rehabilitasyon politikalarının sorumluluğunun, şimdi sahipsiz kalan canlılara yüklenmekte ve onların katledilmesi çözüm olacakmış gibi sunulduğunu ifade eden Akbe, şöyle devam etti:
“Bu yasa, yalnızca hayvanları hedef almakla kalmamış, toplumun vicdanına ve temel hukuk ilkelerine de açıkça meydan okumuştur. Keyfi ve denetimsiz uygulamalara yol açacağı ortadadır. Kanun, yerel yönetimlere büyük ve denetimi mümkün olmayan yetkiler verirken, hayvanların korunmasına ilişkin herhangi bir güvenceye yer vermemektedir.
Toplumsal şiddeti teşvik etmektedir. Yasanın yürürlüğe girmesinin ardından, birçok şehirde hayvanlara yönelik vahşet vakalarının arttığı gözlemlenmiştir.
Kısırlaştırma ve rehabilitasyon durma noktasına gelmiş, sahipsiz canlıların yerinde yaşatılmasını engelleyen bu yasa, çoğalmalarını önleyecek en temel yöntemi bile uygulanamaz hale getirmiştir.
“SESSİZ KALMAYACAĞIZ”
Ötanazi adı altında hayvanların sistematik olarak öldürülmesi, bir türün bu şekilde katledilmesi kabul edilemez. Bu uygulama, veteriner hekimlik etiğine, evrensel hayvan hakları ilkelerine ve insanlık onuruna aykırıdır. Barınak adı altında ölüm kamplarının oluşturulmasına sessiz kalmayacağız.
Bu yasa yürürlükte olduğu sürece, hayvanlara yönelik zulüm, insan hakları ihlalleri ve toplumsal şiddet devam edecektir. Anayasa Mahkemesi’ni bir an önce bu hukuksuz düzenlemeyi iptal etmeye, bilimsel ve etik bir çözüm olan ‘Kısırlaştır – Aşılat – Yerinde Yaşat’ ilkesini benimsemeye çağırıyoruz.
Bizler, hayatı ve yaşatmayı savunuyoruz. Hayvanların hakları ve yaşamları için mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz!”