Erdoğan, CHP başta olmak üzere muhalefetin haline dikkat çekerek, “Parti içindeki iktidar kavgalarından başlarını kaldıramıyorlar. Birbirleriyle uğraşmaktan birbirleriyle didişmekten, fırsat bulamadıkları için başka bir konuyla ilgilenemeyecek durumdalar. Adanalı kardeşlerime soruyorum. Bunların yasak savma kabininden ettikleri üç beş laf dışında ülkenin herhangi bir derdiyle gerçekten dertlenmediklerini görüyoruz. Onun için oralarda yaşayan insanlarımızın herhangi bir sıkıntısını çözecek bir projelerini duydunuz mu? Uluslararası meselelerde ilkeli bir duruş sergilediklerine şahit oldular mı? Göremezsiniz, duyamazsınız. Daha kendilerine hayrı olmayanların memlekete, millete hayrı dokunması mümkün mü? Hayır. Kendi çıkarlarından başka hiçbir şey gözü görmeyenlerin Adana'nın sorunlarıyla ilgilenmesi beklenir mi? Hayır. Biz Türkiye yüz yılı diyoruz. Gerçek belediyecilik diyoruz. Hazırız diyoruz. Kararlıyız diyoruz. Onlar ise kapalı kapılar ardında birbirinin kuyusunu kazıyor. Şaibeli pazarlıklarla seçim kazanma peşinde koşuyorlar” dedi.
Erdoğan, Mayıs ayında Cumhurbaşkanı adayı olarak milletin önüne çıkardıkları peşine de altı tane yardımcı adayı taktıkları bir zat olduğunu hatırlatarak şöyle devam etti:
“Hatırlıyorsunuz. Seçimde umduklarını bulamayınca tüm suçu Cumhurbaşkanı adaylarına yükleyip kendilerini temiz çıkardılar. Yere göğe sığdıramadıkları genel başkanlarını partiden öyle bir kazıyıp attılar. Halbuki seçim gecesi hepsi de ne diyordu? Kazandık. Kazanıyoruz. Bu nakaratlar milletin aklıyla dalga geçiyorlardır. Döktükleri timsah gözyaşlarını saymıyorum. Demek ki mesele ülke yönetimine talip olma iddiası değilmiş. Mesele sadece kendi partilerinde kimin borusunun öteceği meselesiymiş. Şimdi burada Adana'dan öyle bir ses verin ki duymayan kulaklar bile duysun. Nasırlaşmış yürekler bile titresin. Hazır mıyız Adana, Allah'ına kurban Adana. 31 Mart'ta Türkiye yüz yılı şehirleri için hazır mıyız? 31 Mart'ta Türkiye'yi Şehirleri için kararlı mıyız? Otuz bir Mart'ta gerçek belediyeciliği tercih ediyor muyuz?”
Erdoğan, seçim seçim için herkesi kapı kapı dolaşmaya çağırarak, “Akademi, Kadın Kolları, Gençlik Kolları, kapı kapı dolaşmaya var mıyız? Seçim akşamı, Adana'yla birlikte Türkiye haritasını, Cumhur İttifakı'nın renkleriyle boyamaya var mıyız? Rabbim hepinizden razı olsun. Adana, siz neymişsiniz ya? Gençler ben biliyorum. 31 Mart akşamı ever Allah bütün genç arkadaşlarınızı sandıkları patlatırcasına koşturacaksınız. Türkiye bizim yuvamız, vatanımız uğruna şehadeti göze aldığımız biricik sevdamızdır. Biz bu ülkeyi taşıyla, top zorlukları ve güzellikleriyle tüm kalbimizle seviyoruz. İstiklal Marşımızın şu muhteşem mısralarından aldığımız ilhamla Türkiye için gece gündüz demeden çalışıyoruz. Ne diyor Akif merhum ‘Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda? Şüheda fışkıracak, toprağı sıksan şüheda. Canı cananı, bütün varımı alsın da Hüda. Etmesin tek vatanımdan beni dünyada hüda’. Biz de cennet vatanımız aziz milletimiz ve istikbalimizin teminatı çocuklarımız için her alanda mücadele ediyoruz. Karşılaştığımız tüm engellere rağmen hamdolsun vatanımıza olan minnet borcumuzu şimdiye kadar layıkıyla ödedik. Milletin sandıkta namusumuza emanet ettiği iradesine hiçbir zaman gölge düşürmedik. Terör örgütüne kadar Türkiye muhaliflerinin tamamını Allah'ın yardımı ve milletimizin desteğiyle dize getirdik. 15 Temmuz gecesinde olduğu gibi ülkeyi işgal teşebbüsleri karşısında asla geri adım atmadık. Darbe gecesi birileri televizyon karşısında kahvesini yudumlarken biz milletimizle sırt sırta vererek FETÖ'cü hainlere meydanları dar ettik. Uluslararası arenada ülkemizin hak ve hukukunu, devletimizin çıkarlarını, milletimizin onurunu, kararlılıkla savunduk, savunuyoruz” dedi.