Türkiye Emekliler Derneği Eskişehir Şube Başkanı Muhsin Dilbaz asgari ücretin açıklanmasının ardından açıklama yaptı. Emekli maaşlarının da asgari ücret gibi düşük rakamlar olmaması gerektiğini belirten Dilbaz, "Asgari ücret, çalışanların en düşük maaşıdır. Ancak beklentiler çok fazlaydı. Hatta Türk-İş'in açıklaması 29.568 TL idi. Diğer muhalefet partilerinin beklentisi ise 30.000 TL, 35.000 TL üzerindeydi. Ama maalesef karşımıza 22.000 TL gibi bir ücret çıktı. Düşünün şimdi, 22.000 TL ile insanlar nasıl geçinecek? Kirasını nasıl ödeyecek? Hele şu kış aylarında, biz artık o faturalardan titremeye başladık. Bizi, gelecek rakamlar değil, o faturalardaki miktarlar üzüyor. Elektriğe her zaman olduğu gibi gizli gizli zamlar yapılıyor. Birçok insanımız artık gıdasına ulaşmakta zorluk çekiyor. Bunu, çalışanlar için söylüyoruz. Bakın, emekli için ise 12.500 TL gibi çok komik bir rakam telaffuz ettiler. Maalesef, emekli artık geçinmeyi bırakın, yaşamak için çeşitli çareler arıyor. Emekli, zaten kendi başına yaşamıyor. Mutlaka çocuklarından ve çevresinden destek alarak yaşamını sürdürüyor. Hatta bize gelen birçok üyemiz öylesine düşük maaşlar alıyorlar ki, biz onları sosyal yardıma, hatta belediyelere yönlendiriyoruz ama orada da istediğimiz sonuçları alamıyoruz. Orada da “Daha geçen ay almışsınız, bu ay size veremeyeceğiz” gibi olumsuz durumlarla karşılaşıyoruz. Tabii ki onları da anlıyoruz, bu kadar insana sosyal yardım yapmaya kalksanız gerçekten zor bir durum" dedi.
Sosyal dengesizlik giderilmelidir!
Açıklanan asgari ücret ve konuşulan emekli maaşlarının insanları asla mutlu etmeyeceğini ifade eden Dilbaz, "Bu rakamlarla insanlar yaşayamazlar. Bu insanlar yaşamlarını sürdüremezler. Hani kendisi zamanında simit çay hesabı yapıyordu ya, simit çay dahi alamazlar bu rakamlarla. İnsanları öylesine ayrıştırıyorlar ki, tüm emekli maaşlarına aynı oranda zam verildiği için, en üst düzeyde maaş alanlar bile bugün en alt düzeyde eşitlenmek durumunda kalıyor. Bu 3-5 yıl sonra tüm emeklilerimizin en düşük maaşı alacakları bir duruma gelecektir. Hatta, Ocak ayından sonra emekli olacak kardeşlerimiz, abilerimiz maalesef, ve maalesef diyorum, %27 ile emekli olacaklar. 2024 yılında aldıkları maaşın %30 daha az maaşla emekli olacaklar. Yani bundan sonra emeklilik sistemi bile zora giriyor. Bakın, insanlar 100 TL alırken, 27 TL ücret alacaklar. Böyle bir sosyal dengesizlik olabilir mi? En azından, yaşayabilecek düzeyde bir artış yapılması gerektiğini düşünüyorum. O yüzden söylüyorum, %25 zam yapabilirler mi bunlar? Bakın, evet, en düşük asgari ücrete %30 zam yapıldığı gösteriliyor. %50 yapsaydılar ne olacaktı? Yine 25.000 TL. Tabii ki işveren açısından da zor olabilir ama bu ülkenin üretim kaynaklarını daraltan, istihdamı yok eden çalışanlar ya da emekliler değil ki. Bu ülkede, eğer bu tür üretim kaynaklarını yok ederseniz, maaş veremez hale gelirsiniz. O yüzden acilen, acilen tekrar devletin Cumhuriyetle kazanılmış fabrikalarını geri kazanmamız gerekiyor, katma değerli bir sanayimiz yok. Tarımda bakın, destek yapamıyorsunuz, gübre veremiyorsunuz, mazot desteği yapamıyorsunuz. Tarımdaki insanlar artık ekmekten vazgeçtiler. Dolayısıyla emeklimizi bu hale getirmek büyük vicdansızlıktır. Derhal emeklimize, yaşayabilecek ücretleri vermelerini talep ediyoruz" şeklinde konuştu.