Eğitim Bir-Sen Eskişehir Şubesi gazetecilerin 10 Ocak çalışan gazeteciler gününü kutladı. Eskişehir'de çalışan basın mensupları Eğitim Bir Sen Eskişehir Şubesi'nin düzenlediği kahvaltıda bir araya geldi. Etkinlikte konuşan Eğitim Bir Sen Şube Başkanı İbrahim Akar tüm gazetecilerin 10 Ocak çalışan gazeteciler gününü kutladı. Akar, "Hepinize bu davetimizi kırmayıp, burada olduğunuz için teşekkür ediyorum, kutluyorum. Yönetim kurulumuzdaki arkadaşlarımızla birlikte gününüzü kutluyoruz. İnşallah daha güzel günlerde bir arada oluruz. Sağ olun, var olun diyorum" dedi.
Gazeteciler gününde gazetecilerin sorularını yanıtlayan İbrahim Akar emekliye ve memura yapılan zamlar hakkında konuştu. Akar, "Öncelikle, enflasyonist ortamlarda, yani fiyatların hızla arttığı dönemlerde, sabit gelirli insanlar (memurlar, emekliler, düşük gelirli çalışanlar) genellikle en çok zorlanan kesim oluyor. Örneğin, bir yıl içerisinde çay fiyatı 10 TL'den 20 TL'ye çıkabiliyor. Ancak bu gibi artışlar serbest piyasa koşullarında bir şekilde dengeleniyor. Oysa çalışanlar, enflasyon arttıkça maaşlarıyla bu artışı karşılamakta zorlanıyorlar. Bu nedenle, Memur-Sen olarak biz, hükümetin önerdiği maaş artışını kabul etmedik ve konuyu hakem heyetine taşıdık. Hakem heyeti ise hükümetin önerisini aynen kabul etti ve bu karar bağlayıcı oldu. Ancak burada yanlış bir bilgi dolaşıyor. Memur-Sen, bu artışı kabul etmemişti, sadece kanunun bize verdiği yetkiye dayanarak süreci takip ettik. Dolayısıyla bugün yaşadığımız durum, hakem heyetinin kararına dayalıdır. Bu kararın sorumluluğu ise o dönemdeki hakem heyetine aittir.
HÜKÜMETİN ADİL DAVRANMASI İSTİYORUZ
Gelelim enflasyon konusuna: Bugün verilen maaş artışı yüzde 11.54 ama piyasada enflasyon oranı aslında çok daha yüksek. Elektrik, doğalgaz gibi temel ihtiyaçlardaki artışlar yüzde 40-45'i buluyor. Yani çalışanlar, maaş artışlarının çok gerisinde bir enflasyonla karşı karşıya kalıyor. Biz de buna itiraz ettik. Hem bu oranı kabul etmediğimizi, hem de ek bir zam ve refah payı talebimizi dile getirdik. Ayrıca, Maliye Bakanlığı'nın açıklamaları da endişe verici. Kamu çalışanlarının maaşlarına yapılan iyileştirmeleri azaltmaya yönelik bazı tasarruf tedbirleri gündemde. Bu tedbirler genellikle çalışanların haklarından feragat edilmesi anlamına geliyor. Örneğin, memurlara sunulan hizmetler, giyim yardımları, lojman kiraları gibi haklar, bu tedbirlerle kısıtlanmaya çalışılıyor. Biz, bu tür tedbirlere karşıyız çünkü bu, çalışanların zor durumda kalmasına yol açar. Özetle, çalışanlar için durum zor. Enflasyon oranları çok yüksek, maaş artışları ise bu artışı karşılamıyor. Hükümetin bu konuda daha adil ve çözüm odaklı yaklaşım sergilemesini bekliyoruz.
