Milyonlarca asgari ücretli var

Tuna Can Ünver: Liyakatsiz politikalarının somut örneği! Tuna Can Ünver: Liyakatsiz politikalarının somut örneği!

Başkan Dr. Aksaray şunları söyledi: ”Peki ülkemizde bu açıdan durum nedir? Ağustos ayında 4 kişilik aile için açlık sınırı, 26 bin 832 TL, yoksulluk sınırı 73 bin 462 TL, tek başına yaşayan bir kişinin asgari yaşam maliyeti 31 bin 133 TL’dir. Ülkemizde milyonlarca asgari ücretli 17 bin TL ve milyonlarca emekli 12 bin TL gibi açlık sınırının çok çok altında gelirle ayakta durmaya çalışmaktadır. Çocuklarımız yatağa aç giriyor, okula aç gidiyorlar. Yaklaşık 10 milyon yurttaşımız işsiz. İş bulabilenler, işsizlik tehditi altında insan onuruna yakışmayan çalışma koşullarına mecbur bırakılıyorlar. İş cinayetlerine kurban ediliyorlar. Gençlerimiz eğitime ulaşamıyor, mutsuzlar, umutsuzlar. Çareyi yurt dışına göç etmekte arıyorlar. Kadınlarımız, çocuklarımız öldürülüyorlar. Yaşlılarımız, yaşamlarının bu kıymetli dönemlerinde hak ettikleri neredeyse hiçbir şeye ulaşamıyorlar. Güvenli barınma koşullarının olmaması yine milyonlarca insanımızın sorunu. Sokaklarımız güvenli değil, şiddet kol geziyor. Ülkemizin dört bir tarafında yaşadığımız çevre katliamları da büyük bir halk sağlığı sorunu olarak karşımızdadır”.

Maden Eskişehir'i bitirir

Kısa adı EBTO olan Eskişehir-Bilecik Tabip Odası Başkanı Dr. Nazan Aksaray, Eskişehir’de yapılmak istenen altın madeni için de düşüncelerini şu şekilde anlattı: ”Şehrimizde Mihalgazi Alpagut ve Tepebaşı Atalan Mevkii’nde yapılmak istenen siyanürlü altın madeni de ormanlarımızı, tarımı, hayvancılığı, akarsularımızı yok ederek, insanlarımızı yüzyıllardır yaşadıkları, ürettikleri topraklardan göçe zorlayarak büyük bir halk sağlığı felaketi olarak karşımızda. Elbette biz buna karşı duracağız ve asla izin vermeyeceğiz.Halk sağlığı alanında yaşadığımız olumsuzluklar sadece bunlar değil maalesef. Ülkemizde bazı aşıların bulunamaması yanında son yıllarda bilim dışı inanışlarla aşı karşıtlığının ve çok çeşitli bilim dışı tutum ve uygulamaların arttığını ve bunların olumsuz sonuçlarını görüyoruz. Örneğin, 2012’de 51 olan kızamık vaka sayısı, 2023’te 4 bin 959 oldu. İnsanlarımıza reva görülen muayene için randevu bulunamamasıdır. Hekimler ise, güçlükle randevuya ulaşabilen hastalarımızı sadece 3-5 dakika içinde muayene etmeye zorlanmaktadır. Sayın Bakan’ı aşı karşıtlarına ve bilim dışı sözde tıp uygulamalarına karşı itiraz etmeye ve 3-5 dakikada hasta bakmaya zorladıkları meslektaşlarımızın halini görmeye davet ediyoruz. Merkezinde rantın, paranın değil, insanın ve bilimin olduğu, liyakat sahibi yöneticilerin görevlendirildikleri, iyi eğitimin, şeffaflığın, hukukun, demokrasinin, barışın yani insan haklarının olduğu koşullarda halkın gerçek anlamda sağlığından söz edilebilir. Aksi, yani şimdi bizlerin yaşadığı durum, sadece ‘dostlar alışverişte görsün’ sözünden ibarettir”.

Kaynak: Can Hacıoğlu