Toplantıya Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, CHP Eskişehir Milletvekilleri İbrahim Arslan, Jale Nur Süllü, Utku Çakırözer, CHP İl Başkanı Talat Yalaz ile çok sayıda örgüt mensubu katıldı.
Toplantıda konuşan CHP Odunpazarı İlçe Başkanı Rahmi Çınar, şunları söyledi:
“Bugün burada tarihimizin derinliklerine uzanan, bu toprakların kaderini belirleyen, önemli dönüm noktalarını hatırlamamız gerektiğine inanıyorum. Osmanlının son döneminde yaşananlar ve halkın giderek yoksullaşması, hepimize emperyalizme karşı bir uyanışın ve bağımsızlık mücadelesinin zorunlu olduğunu öğretti. Tam yüz yıl önceydi, Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının yaktığı bağımsızlık meşalesi, kısa sürede bir milletin topyekün direnişi olan Kuvayi milliye ruhuna dönüştü. İşte bu bir Türkiye gerçeğidir. Atatürk, Kurtuluş Savaşı’nın yalnızca askeri lideri değil, aynı zamanda ideolojik önderiydi. Çünkü, Kuvayi milliye ruhu yalnızca silahlı bir direniş hareketi değil, Aynı zamanda bir halkın bağımsızlık ve haysiyet mücadelesidir. Köylüsünden şehirlisine, kadınından erkeğine, genç yaşlı demeden bu milletin her ferdini içine alan bir birlik ruhudur. Bu ruhun temelinde, işgale gelen tüm emperyalistlere karşı haykıran, Atatürk’ün ‘’Bağımsızlık benim karakterimdir’’ sözünde ifadesini bulan, hiçbir baskıya boyun eğmeyen bir özgürlük tutkusu yatmaktadır. Bu ruh bir asır önce olduğu gibi bugünde yol göstericimizdir. Ülkemizin geleceğini inşa etme yolunda önemli bir dönemeçteyiz. Bu bağlamda tüm vatandaşlarımızı bu süreçte aktif rol almaya davet ediyoruz. Çünkü biliyoruz ki bizim ülkemizde dönem dönem hiç kabul etmediğimiz, benimsemediğimiz olaylarla karşı karşıya kalıyoruz. Ama bizler bu yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen umudumuzu yitirmedik. Geçmişimize baktığımızda bu partinin her döneminde ağır bedeller ödendiğini görüyoruz. Çok partili hayata geçişte susturulmak istendik, darbelerin gölgesinde demokrasi mücadelesi verdik, partimiz kapatıldı ama hiçbir zaman diz çökmedik ve hep aynı kararlılıkla mücadele ettik. Bugün bu tarihsel süreçten aldığımız dersle daha güçlü bir demokrasi ve toplumsal birlik için çalışmaya devam ediyoruz. Değerli yoldaşlar bugün içinde bulunduğumuz duruma bir bakın; ekonomi çökmüş durumda, işsizlik almış başını gidiyor, esnaf kepenk kapatıyor, gençlerimiz gelecekten umudunu kesmiş, eğitim sistemi tarumar. Çocuklarımızı bilimden, çağdaşlıktan kopararak karanlığa mahkum etmeye çalışıyorlar. Mülteci sorunu ülkenin sosyal yapısını tehdit eder hale geldi. Her geçen gün toplumumuzda huzursuzluk artıyor ve en acısı cumhuriyetimizin değerleri yok ediliyor. Laiklik adalet özgürlük ve eşitlik gibi temel ilkeler hiçe sayılıyor. Sevgili arkadaşlar bu tablo bir tesadüf değil bu tablo yıllardır uygulanan rant ve talan siyasetinin sonucudur. Bu sorunlar yalnızca bir hükümetin başarısızlığı değil aynı zamanda geleceğimize vurulan ağır bir darbedir. Öyle bir darbe ki bir yanda 2000‘li yıllar ve bilgi teknolojileri çağının başlangıcı ve bizim çırpınışlarımız. Bir yanda AKP iktidarının başlangıcı ve halkımızın verdiği mücadele. Yine bir Türkiye gerçeği ve yüz yıl sonra 2000’li yıllar, Bu yıllar ise ülkemizi küreselleşen dünyanın bir parçası haline getiren teknoloji ve iletişim devrimi ile şekillendi.
Fakat bu dönüşüm ne yazık ki sosyal adalet özgürlükler ve ekonomik eşitlik konularında arzulanan sonuçları getirmedi. Halkımız işsizlik, yoksulluk ve adaletsizlik gibi sorunlarla baş başa bırakıldı.Derin bir ayrımın ortasında kalmıştık tamda 100 yıl önce olduğu gibi. Farklı sömürü alanları ve bunlarla baş etmeye çalışan yoksul halk. Yüz yıl sonra halkın güvenini kazanarak iktidara bu kadar yakın olduğumuz dönemdeyiz. Bu durum hem partimizin değişim ve yeniliklere açık yapısının hem de halkımızın geleceğe dair güçlü bir inanç ve kararlılık içinde olmasının göstergesidir.”
