Ahmet Namık Akdoğan: ‘’İnsan hayatı ucuz değil’’

Sorumluluk alan tek meslek grubuyuz

Sayın Başkanım, öncelikle Ahmet Namık Akdoğan kimdir kısaca kendinizden bahseder misiniz? Elektrikçiler Odası’nın faaliyet alanları nelerdir odanın geçmişi ile ilgili bilgi verir misiniz?

1965 doğumluyum. İlkokulu, babamın memuriyetinden dolayı İskenderun’da, ortaokulu ve liseyi Eskişehir’de, Endüstri Meslek Lisesi elektrik bölümünde okumuş, 2 çocuk babası ve 1 torun dedesiyim. Yıllardır çeşitli sivil toplum örgütlerinde, siyasette, vatana, millete, Eskişehirlilere hizmet etmeye çalışan, insanların işlerini görmeye çalışan bir kardeşinizim. Uzun yıllar elektrikçiler odasında görev aldım. 1993 senesinden 2018 senesine kadar yönetim kurulu üyeliği ve başkan vekilliği yaptım. 2018-2022 arası boşluk bıraktım. 2022’de seçimle Eskişehir Elektrikçiler Odası başkanlığı görevini devraldım. Bu oda, 1954’de dernek olarak faaliyetlerine başlamış daha sonra da, Elektrikçiler Odasına çevrilmiş bir kurum. Faaliyetlerine Esnaf Odaları Birliği bünyesinde devam ediyor. Ben halen Esnaf Odaları Birliğinde denetim kurulu başkanıyım ve 100 bin üyesi bulunan federasyona bağlıyız. Bizim odamızın 450 üyesi var, 300’ü tesisat işi yapanlar, kalan 150 üye ise elektrikli malzeme satışı yapan işletme sahipleri. En çok problem yaşadığımız tesisat işi yapan arkadaşlar. OEDAŞ dağıtım şirketine bağlıyız. Eskişehir, Kütahya, Afyon, Bilecik, Uşak’a OEDAŞ bakıyor. Eskişehir’de bulunan bütün konutların elektrik tesisatlarını yapan arkadaşların bağlı olduğu bir odayız. Biz, Milli Eğitim Bakanlığı, Enerji Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yönetmeliklerine tabii imza yetkisine sahip 300 arkadaşımız inşaat yetkisine sahip tek taşeron firmasıyız. Bizim arkadaşlarımız sorumluluk alan, yaptığı işin hakkını veren, bazen yargılanan özellikle itfaiyeci arkadaşların raporlarında elektrik kontağı noktasında sorumluluk alan arkadaşlar. Biz elektrikçiler olarak inşaatların başından sonuna kadar varız, eve ilk giren en son çıkan meslek grubuyuz. İnşaat sektöründe başka fen adamı olarak imza yetkisine sahip grup yok. Bizlerde mesleğimizi düzgün bir şekilde yapmaya dikkat ediyoruz.

İmzamızın arkasında duruyoruz

Elektrikçiler Odası’nın üyelerinin sahada karşılaştığı sorunlar nelerdir, bu sorunların çözümleri konusunda neler söylemek istersiniz?

300 elektrik tesisatçımız sürekli müteahhitlerle, arsa sahipleriyle karşı karşıya geliyor ve bu noktada sıkıntılar yaşıyorlar. Biz bu sıkıntıları kişileri buraya çağırarak, görüşerek çözmeye çalışıyoruz. Çözemediğimiz noktada Eskişehir’in mahkemeleri ve hukuku öne çıkıyor. %80-90 tarafları çağırarak problemleri çözmeye çalışıyoruz. Bu noktada biz imza yetkisine sahip olduğumuz için imzamızın hakkını da talep etmek zorunda kalıyoruz. Hem arsa sahipleri hem müteahhitler bizi diğer gruplarla karıştırıyor. Biz işimizin hakkını vermeye çalışıyoruz. Bir priz çalışmadığında 2-3 sene biz onu kontrol ediyoruz, işimizin arkasında duruyoruz. Beyaz eşya tamiri yapan arkadaşlarımız bazı sorunlarla karşılaşıyor. Çantacı diye tabir ettiğimiz insanları dolandıran, çamaşır makinesini yapacağız diye götürüp getirmeyen, doğalgaz kombilerini tamir edeceğim diye götürüp getirmeyen dolandırıcılara insanlarımızın çok itibar etmemesi gerekiyor. Odamıza üye olanların dışında Ticaret Odasına bağlı faaliyet gösteren meslektaşlarımızda var. Biz tesisat alanında biz onları da fahri üye olarak kabul ediyoruz ve işlerini kolaylaştırıyoruz. Faaliyet gösterirken dağıtım şirketine müracaat ettiklerinde serbest elektrikçi belgesini bizim odamızdan alıyorlar. Yasa ve yönetmelikler gereği her yıl Şubat ayı sonu itibariyle OEDAŞ’la iş yapan elektrikçilerimiz buradan bir belge alarak oraya kayıtlarını yeniliyorlar. Her sene kayıtlarını yenileyenlerin işi kabul görüyor. Tesisatçı arkadaşlarımız bu noktada odamıza geliyorlar OEDAŞ’a kayıtlarını yapıyoruz. Bu arada piyasada yaşanan ciddi dengesizlikler sebebiyle bu ekonomik dengesizliğe arkadaşlarımız da maruz kalıyor. Biz her sene birim fiyat çıkarırdık, ben 2 senedir bu ekonomik düzensizlik yüzünden birim fiyat çıkaramıyorum. Fiyat çıkarmaya cesaret edemiyorum. Ekonomide yaşanan aşırı dalgalanma sebebiyle çıkarırsam arkadaşlara ve vatandaşlara zarar vereceğini düşünüyorum. Arkadaşlara diyorum ki, satın aldığınız malzemeler üzerine hakkınız neyse fahiş olmamak şartıyla uygun bir fiyat koyarak işlerinizi yapın. Maliyet hesabı yapıyoruz en asgari şekilde. Şu kadar fiyat altında iş yaparsanız hem siz zarar görürsünüz hem yaptığınız işten yarar gelmeyeceği için vatandaş zarar görür diyoruz. Onun için bir taban fiyat belirliyoruz. İşte bu nokta da müteahhitlerle karşı karşıya geliyoruz.

Onlar iki sene önce 200 Bin TL’ ye sattığı daireyi bugün 1 milyona satıyor ama iki sene önce 15 bin TL’ye yaptırdıkları tesisata 50-60 bin lira dediğimizde sorun çıkartıyorlar ve bizde bu noktada ciddi sıkıntılar yaşıyoruz. İnsan hayatının söz konusu olduğu işte elektrik tesisatı hiçbir zaman ucuz yapılabilecek bir iş değildir. Geçtiğimiz günlerde İzmir’de çok üzücü bir olay yaşadık. O kadar saçma bir durum ki biz yönetmelikler doğrultusunda iş yapan bir grubuz. Bakanlıkların bizim uygulamamız gereken yönetmelikleri var bunun üzerine Enerji Piyasası Denetleme Kurumunun hazırladığı 21 tane dağıtım şirketinin uyması gereken kanun ve yönetmelikleri var. Bizler elektrik tesisatçıları olarak özellikle Eskişehir’de bu yönetmeliklere uyma konusunda çok ciddi özen gösteriyoruz özellikle 2018 yılından sonra denetleme kurulunun koyduğu yönetmelikle, işte İzmir’de yaşadığımız mazgalın altında kablo çıktı. Bu mümkün olmayan bir durum, 80 cm üzerinde hiçbir ana besleme kablosunun olmaması lazım. Biz 2018 yılından itibaren bu duruma %99 dikkat ediyoruz. Dağıtım şirketi tarafından kontrol altındayız yaptığımız işi fotoğraflayarak hazırlamış olduğumuz abone dosyalarının içerisine koyuyoruz. Tabi Eskişehir uygulamalar bakımından şanslı. 2018 öncesi işlerde nasıl tesisatlar yapıldı bilemiyoruz. O dönemde bu tip işleri yapı denetim firmaları kontrol ediyordu. Yapı denetim firmalarının da isim vermek istemiyorum, bir kısmı işini düzgün yapıyor bir kısmı şantiyeye gitmeden oturduğu yerden dosyalara imza atıyor. Bu noktada sıkıntı yaşıyoruz, bununla ilgili gerekli kurumları bilgilendiriyor, şikayetlerimizi dile getiriyoruz. Bunun da önüne geçersek Eskişehir hem inşaatta hem elektrik açısından kaliteli işler yapar. İnsanların elektrik akımına kapılarak ölmemesi için, yangın çıkmaması için elimizden gelen tüm gayreti sarf ediyoruz. Ciddi bir sorumluluk altındayız itiraz da etsek Türkiye Cumhuriyeti Mahkemeleri 30 yıl önceki olaydan bizi sorumlu tutuyor. Yani 30 yıl içinde kimler geliyor, kimler geçiyor hangi elektrikçiler girmiş, buna bakmıyor. Hukuk diyor ki; bunun elektrik tesisatını sen yapmışsın gel bakalım hesabını ver. Onun için bizde arkadaşlarımızı daha temiz, daha kaliteli işler yapın, milletimiz kaliteli işleri hak ediyor kaliteli çalışın, kaliteli para kazanın diye her dönem uyarıyoruz.

Çin mallarından uzak durun

Son olarak Eskişehirlilere ve meslektaşlarınıza ne gibi mesajlar vermek istersiniz? Meslektaşlarınızdan beklentileriniz nelerdir?

Meslektaşlarımızdan önce Eskişehir’deki müteahhit ve vatandaşlarımızdan talebimiz şu; Çin mallarından uzak durun. TSE’si İSO kalite belgesi olmayan elektrik malzemelerinden uzak durun. Piyasada tezgah altı dediğimiz malzemeleri evinize sokmayın. Çünkü bunun sonu elektrikte istenmeyen sonuçlar doğuruyor hem canınızdan hem malınızdan olabiliriniz. Bunun için satın aldığınız elektrikle ilgili malzemelerin ciddi şekilde yasa ve yönetmeliklere TSE’ye uygun olmasına dikkat edin. Yarın elektrik kontağından herhangi bir yangında bir can ve mal kaybına uğramak istemiyorsanız kaliteli malzeme kullanın. Ve odamızın üyesi olan kaliteli fen adamlarıyla işlerinizi görün. Ucuz etin yahnisi ona göre der atalarımız bizim mesleğimiz ihmal kabul etmeyen bir meslektir. Buradan vatandaşlarımızı da hem de bütün üyelerimizi uyarmış olalım. Sık sık yaptığımız gibi daha temiz daha kaliteli ne çok pahalı ne çok ucuz iş yükünün altına girmemeleri kaliteli, temiz bir şekilde Eskişehir’de ki inşaat sektöründe hizmet vermelerini, vatandaşımıza daha kaliteli hizmet sunmaları noktasında sizin aracılığınızda onları da uyarmış olalım. Hem 2Eylül Haber ve 2Eylül Gazetesini özellikle halkı bilgilendirme noktasında bizimle bu röportajı yaptığı için Mehmet ve İlker beye ve İlksen hanıma teşekkür ediyorum.

İlker GÖKCE