"MAHKEMELERDE İŞ YÜKÜ ARTABİLİR"
Adalet ve Kalkınma Partisi'nin boşanma davalarına ilişkin yeni bir yasa tasarısı hazırlandığını ifade eden Başkan Günaydın,
"Bu yeni sistemde, boşanma davalarının velayet, tazminat gibi konulardan ayrılması gündemde. Öncelikle boşanma, kamusal bir mesele olduğu için ayrı bir davada ele alınacak. Boşanma kararı verildikten sonra velayet, tazminat ve nafaka gibi konular farklı davalarda değerlendirilecek.
Bu düzenlemenin avantajı ne olabilir? İlk bakışta, boşanma kararının daha hızlı alınmasını sağlayabilir gibi görünüyor. Ancak burada esas soru, özellikle çocukların velayeti konusunda nasıl bir yol izleneceğidir. Boşanma gerçekleşse bile çocukların korunması büyük önem taşımaktadır.
İkinci olarak, tazminat ve nafaka konuları gündeme geliyor. Tarafların sosyoekonomik durumlarının daha iyi analiz edilmesi açısından olumlu gibi görünse de burada dikkat edilmesi gereken hususlar var. Kamuoyunda en çok tartışılan konulardan biri, çok kısa süreli evliliklerin ardından ömür boyu nafaka ödenmesi meselesidir. Bu açıdan bakıldığında, evlilik süresine bağlı bir nafaka sisteminin getirilmesi hakkaniyetli olabilir. Ancak ekonomik olarak güçsüz durumda olan kadınların da sosyal devlet ilkesi gereği korunması gerektiğini düşünüyorum. Eğer böyle bir düzenleme yapılacaksa, mağduriyetleri önlemek adına sosyal devlet destekleri de düşünülmelidir.
Öte yandan, boşanma davalarının ayrılması mahkemelerde iş yükünü artırabilir. Boşanma sürecini hızlandırmak amaçlanıyor olsa da farklı hakimler tarafından yürütülen yeni davalar arasında yeknesaklığın sağlanması zor olabilir. Dolayısıyla, bu düzenlemenin gerçekten süreyi kısaltıp kısaltmayacağı tartışmaya açıktır" diye konuştu.
"HAKİM VE SAVCILARIN ÜZERİNDEKİ DOSYA YÜKÜ AZALTILMALI"
Eskişehir'in huzurlu yapısıyla ön plana çıkan bir kent olduğunu vurgulayan Günaydın, "Ancak güvenli kent algısından bağımsız olarak, dijital dolandırıcılıkların arttığını görüyoruz. Bu tür suçlar yalnızca Eskişehir’de değil, ülke genelinde artış göstermektedir. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte siber suçlar ve yasadışı bahis gibi konular daha fazla gündeme geliyor. Maalesef bu durum, yalnızca yerel güvenlik önlemleriyle çözülebilecek bir mesele değil; uluslararası bir boyutu da var. Yargılama sürelerinin uzaması büyük bir sorun. Yargı paketlerinde bu sürelerin kısaltılmasıyla ilgili çeşitli adımlar atıldığını görüyoruz. Hakim-savcı yardımcıları sistemi de devreye girecek ancak bu sistemin net bir çerçevesi henüz belirlenmiş değil. Eğer bu yeni yapı hızlandırma amacı taşıyorsa, burada görev alan kişilerin yetkilendirilmesi ve sistemin iyi çalışması gerekiyor. Her zaman söylediğim gibi, “Geciken adalet, adalet değildir.” Bir kişi mahkemeye başvurup 5-6 yıl boyunca karar bekliyorsa, bu adalet sistemine olan güveni sarsar. Sulh hukuk davaları gibi daha basit davalar bile ortalama 120-130 günde sonuçlanıyor. Dosya istinafa gittiğinde ise bekleme süresi daha da uzuyor. Yargıtaya taşınan davalarda süreç yılları bulabiliyor. Bu sorunun çözümü için birkaç adım atılabilir. Hakim ve savcıların üzerindeki dosya yükü azaltılmalı. Duruşmalar, sadece bir eksiklik nedeniyle ertelenmemeli. Mahkeme öncesinde gerekli belgelerin tamamlanması sağlanmalı. Adalet hızlandırılırken, hakkaniyetten de ödün verilmemeli" ifadelerini kullandı.
"AVUKATLAR HEDEF ALINIYOR"
Eskişehir’de yakın zamanda şiddet olayı yaşanmadı ancak ülkede avukatlara yönelik şiddet olaylarının arttığını ifade eden Günaydın,
"Avukat, yalnızca bir vekildir ve tarafsız olması gerekir. Ancak özellikle haciz işlemleri veya ceza davalarında tarafların duygusal tepkileri nedeniyle avukatların hedef alındığını görüyoruz. Ne yazık ki sağlık sektöründe olduğu gibi, hukuki süreçlerde de avukatlara yönelik şiddet olayları yaşanıyor. Oysa avukatlar, hukukun üstünlüğünü savunarak adaletin gerçekleşmesi için çalışmaktadır. Bu durumun, dava tarafları tarafından daha iyi anlaşılması gerektiğini düşünüyorum. Avukatların görevlerini güvenli bir şekilde yapabilmesi için hem toplumsal farkındalığın artırılması hem de hukuki önlemlerin güçlendirilmesi gerekiyor" diye konuştu.
